Ramazanda kilo verme

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan Clean
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi

Clean

Üye
Bu başlıkta altında bir çok konu açtım ama tam olarak istediğim cevabı alamadım ben 6-7 ay öncesinde 97 kiloydum 79 kiloya düştüm fakat ramazanda kilo aldım 80.5 kilo oldum bu kiloları vermek istiyorum vücut ölçülerim ise şöyle :
Boy 175
Kilo 80.5
Omuz 116
Bel 97
Göğüs 99
Tahmin edebileceğiniz gibi vücudumda yağlanma var bu yağlanmaları bir nebze de olsa azaltmak kilo vermek istiyorum boyumla orantılı olması için 75 kiloya düşmek istiyorum bu işleme ramazanda başlamak istiyorum nasıl yapabilirim cevaplarınızı,önerilerinizi,tavsiyelerinizi bekliyorum şimdiden teşekkürler iyi forumlar...
 
Esas noktayı belirtmemişsiniz; oruç tutuyor musunuz ? Yani Ramazanda daha sağlıklı beslenirim diye mi bu yola başvuruyorsunuz yoksa oruç tutacak mısınız ? Ona göre cardio ve antreman şekli önerilebilir
 
Oruç tutuyorum ama iftarda yemeği çok kaçırdığım için kilo aldım bende iftarda ve sahurda ne yemeli ne yememeli hangi hareketleri yapmam gerekir bu arada evde yapacağım hareketleri önerirseniz sevinirim teşekkürler
 
ben iftarda 75 kilodan 70.6 kiloya düştüm nedeni ise sadece protein ağırlıklı beslenmem yağlı yememem.Ekmeği kısmalısın onun dışında baklava ve yemekten sonra tatlı yeme
 
Öncelikle şöyle söylemek gerek ;

1-Diyet yapanların temel unsuru ; çok öğün az yemek şeklinde dir. Bu şekild emetabolizmayı hızlandırırız ve kilo vermemiz daha kolay olur.

Ancak Ramazan ayından bu olay ( oruç tutuyor iseniz ) tam tersine olur kilo vermek kimilerine göre '' zaten az yemek yiyoruz kilo kolay verilir'' gibi görüşleri aslında yanlıştır.

Ramazanda özellikle oruç tutan kişileirn kilo vermeleri daha zordur.Az öğün yeriz ve buda metabolizmayı yavaşlatır,haliyle kilo vermemiz zorlaşır.

Kıssadan hisse ; Razman ayı kilo vermek için yalış zaman.

Son olarak Ramazan ayının böyle sıcakalrda olması bu tezi yıkar bunuda unutmamak gerekir:) Yani normal mevsimelrdeki gibi kilo vermek zor olmaz oda hava şartlarından kaynaklanır.( aşırı sıcakta tutulan oruç)
 
Diyetislerin şu sık sık beslenme saçmalığı bir türlü bitmedi gitti. Dünyada IF yani aralıklı oruç diyeti aldı yürüdü, bizdeki diyetisyenler hala on sene öncesinde kaldı.
Sık sık beslenmenin metabolizmayı hızlandırdığı da aynı şekilde içi boş bir iddia. Metabolizmayı hızlandırmak istiyorsan hareketi artırman gerekir, besini değil. :)
Vücut, bünyesindeki besinleri bitirdikten sonra yağları kullanmaya başlarken sürekli besin verilen bir vücut nasıl yağ yakacak?
Sık sık beslenmenin insülin hassasiyetini mahvedip şeker hastalığına yol açması da cabası.
Uzun lafın kısası sık sık beslenmenin sağlığa hiçbir faydası yok.
 
Diyetislerin şu sık sık beslenme saçmalığı bir türlü bitmedi gitti. Dünyada IF yani aralıklı oruç diyeti aldı yürüdü, bizdeki diyetisyenler hala on sene öncesinde kaldı.
Sık sık beslenmenin metabolizmayı hızlandırdığı da aynı şekilde içi boş bir iddia. Metabolizmayı hızlandırmak istiyorsan hareketi artırman gerekir, besini değil. :)
Vücut, bünyesindeki besinleri bitirdikten sonra yağları kullanmaya başlarken sürekli besin verilen bir vücut nasıl yağ yakacak?
Sık sık beslenmenin insülin hassasiyetini mahvedip şeker hastalığına yol açması da cabası.
Uzun lafın kısası sık sık beslenmenin sağlığa hiçbir faydası yok.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6520689/pdf/nutrients-11-00719.pdf

Güncel bilimsel bir makale. Pakistan journalda falan değil nutrients'te yayınlanmış. Figure 5. öğün sıklığının etkilerini özetliyor. Yukarda senin söylediğin ile araştırmacının söylediği uyuşmuyor. Demek ki sık öğünü sadece diyetisyenler önermiyor ve 10 yıl geriden gelmiyoruz :) Keza çalışma 2019'a ait.

Diğer bir yayın: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26024494/

2015'te Brad tarafından yayınlanan bir derleme. Detaya girmezsek, Genel sonuçlar öğün sıklığı ile yağ kütlesi ters orantılı diyor.

10 yıl geriden geldiğimizi söylediğin için (10 yıl öncesine gidersek :))bir rehberden:
- If protein levels are adequate, increasing meal frequency during periods of hypoenergetic dieting may preserve lean body mass in athletic populations.

- Increased meal frequency appears to have a positive effect on various blood markers of health, particularly LDL cholesterol, total cholesterol, and insulin.

- Increased meal frequency does not appear to significantly enhance diet induced thermogenesis, total energy expenditure or resting metabolic rate.

- Increasing meal frequency appears to help decrease hunger and improve appetite control.

Kaynak: https://jissn.biomedcentral.com/articles/10.1186/1550-2783-8-4

Çalışmalar artırılabilir..Güncel sporcu rehberlerini yakından takip ediyorum. Son 2-3 yılda yayınlanan çalışmalarda protein alımı için 3-5 çoklu öğün öneriliyor ve rehberlerde IF'ye çok az yer veriliyor.. Bu IF faydalı değil anlamına gelmediği gibi, sık beslenme zararlı anlamına da gelmiyor..
Son yıllarda, diyetisyen olarak tek bir diyet modelini savunmuyorum. Zaten yıllardır söylediğimiz diyetin kişiye özgü olması. Yeri geldiğinde low carb da önerebilmeliyiz IF de 6-8 öğün de. Bu tamamen bireye, sporcuya, hedefine, beslenme alışkanlığına ve önemlisi bilimsel literatürle desteklenmesine bağlı. 2 öğün tüketme alışkanlığı olan birine 6 öğün önermek ne kadar mantıksız ise, aç kaldığında olumsuz etkilenen, kalori alımını artıran bir obeze 2 öğün önermek de mantıksız.. Özetle kişiye göre hareket edilmeli. Birçok meslektaşımız hala sık beslenmeyi öneriyor ve basmakalıp cümleler kurabiliyor ancak bunu mesleğe genellemek doğru olmaz kanısındayım.
 
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6520689/pdf/nutrients-11-00719.pdf

Güncel bilimsel bir makale. Pakistan journalda falan değil nutrients'te yayınlanmış. Figure 5. öğün sıklığının etkilerini özetliyor. Yukarda senin söylediğin ile araştırmacının söylediği uyuşmuyor. Demek ki sık öğünü sadece diyetisyenler önermiyor ve 10 yıl geriden gelmiyoruz :) Keza çalışma 2019'a ait.

Diğer bir yayın: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26024494/

2015'te Brad tarafından yayınlanan bir derleme. Detaya girmezsek, Genel sonuçlar öğün sıklığı ile yağ kütlesi ters orantılı diyor.

10 yıl geriden geldiğimizi söylediğin için (10 yıl öncesine gidersek :))bir rehberden:
- If protein levels are adequate, increasing meal frequency during periods of hypoenergetic dieting may preserve lean body mass in athletic populations.

- Increased meal frequency appears to have a positive effect on various blood markers of health, particularly LDL cholesterol, total cholesterol, and insulin.

- Increased meal frequency does not appear to significantly enhance diet induced thermogenesis, total energy expenditure or resting metabolic rate.

- Increasing meal frequency appears to help decrease hunger and improve appetite control.

Kaynak: https://jissn.biomedcentral.com/articles/10.1186/1550-2783-8-4

Çalışmalar artırılabilir..Güncel sporcu rehberlerini yakından takip ediyorum. Son 2-3 yılda yayınlanan çalışmalarda protein alımı için 3-5 çoklu öğün öneriliyor ve rehberlerde IF'ye çok az yer veriliyor.. Bu IF faydalı değil anlamına gelmediği gibi, sık beslenme zararlı anlamına da gelmiyor..
Son yıllarda, diyetisyen olarak tek bir diyet modelini savunmuyorum. Zaten yıllardır söylediğimiz diyetin kişiye özgü olması. Yeri geldiğinde low carb da önerebilmeliyiz IF de 6-8 öğün de. Bu tamamen bireye, sporcuya, hedefine, beslenme alışkanlığına ve önemlisi bilimsel literatürle desteklenmesine bağlı. 2 öğün tüketme alışkanlığı olan birine 6 öğün önermek ne kadar mantıksız ise, aç kaldığında olumsuz etkilenen, kalori alımını artıran bir obeze 2 öğün önermek de mantıksız.. Özetle kişiye göre hareket edilmeli. Birçok meslektaşımız hala sık beslenmeyi öneriyor ve basmakalıp cümleler kurabiliyor ancak bunu mesleğe genellemek doğru olmaz kanısındayım.
Öncelikle çabanız için teşekkürler. :) Ancak ben size sadece kaynaklar değil sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynağı değerlendirerek videolar çeken iki uzman ismi vereceğim. Türkçe yayın yapan Prof. Yavuz Yörükoğlu ve İngilizce yayın yapan Dr. Eric Berg. Biri Türkiye'nin diğeri de Amerika'nın önde gelen doktorlarından. İkisi de beslenme üzerine çok güzel videolar çekmiş ve sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynak vererek IF yada aralıklı oruç beslenme tipinin insan fizyolojisine çok daha uygun olduğunu ve dolayısıyla çok daha sağlıklı olduğunu vurguluyor.

Son olarak gıda firmaları ve beslenme yönlendirmeleri hakkında fikriniz vardır sanıyorum. Sık beslenmeyi tavsiye eden rehber dediğiniz kaynak ve diyetisyenler büyük ihtimal çok büyük gıda/supllement firmaları tarafından fonlanıyordur. Bu yüzden açıkçası beslenme tavsiyeleri konusunda doktorlara daha fazla güveniyorum.
 
Öncelikle çabanız için teşekkürler. :) Ancak ben size sadece kaynaklar değil sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynağı değerlendirerek videolar çeken iki uzman ismi vereceğim. Türkçe yayın yapan Prof. Yavuz Yörükoğlu ve İngilizce yayın yapan Dr. Eric Berg. Biri Türkiye'nin diğeri de Amerika'nın önde gelen doktorlarından. İkisi de beslenme üzerine çok güzel videolar çekmiş ve sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynak vererek IF yada aralıklı oruç beslenme tipinin insan fizyolojisine çok daha uygun olduğunu ve dolayısıyla çok daha sağlıklı olduğunu vurguluyor.

Son olarak gıda firmaları ve beslenme yönlendirmeleri hakkında fikriniz vardır sanıyorum. Sık beslenmeyi tavsiye eden rehber dediğiniz kaynak ve diyetisyenler büyük ihtimal çok büyük gıda/supllement firmaları tarafından fonlanıyordur. Bu yüzden açıkçası beslenme tavsiyeleri konusunda doktorlara daha fazla güveniyorum.
Bu bir seçim, elbette onlara daha çok güvenebilirsiniz. Bunda bir sıkıntı yok. Ayrıca yukarda paylaşımını yaptığım yayınlarda yer alan araştırmacıların çoğu diyetisyen veya beslenmeci değil :)

Kaynak konusunda ise; örnek olması için 3 kaynak eklemiştim. Daha fazla kaynak eklenebilir. Yukarda kaynak ekleme sebebim ifadelerinizin çok net ve kesin olmasıydı.

Bahsettiğin kişileri takip ederken farklı kaynaklar okuyup değerlendirmeni de tavsiye ederim. Örneğin paylaştığım 2. yayında beslenme sıklığı yağ kütlesindeki azalma ile pozitif ilişkili bulunmuş. Ancak duyarlılık analizinde pozitif bulguların daha çok bir çalışmadan kaynaklandığını gördük diyor. Sonucunda yine de; sık beslenme vücut bileşiminde pozitif etkilere sahip gibi görünüyor ancak daha kapsamlı-çok yayına ihtiyaç vardır denilmiş. Yani eleştiriler, analizler yapılıyor. Derlemede meta analizde veya rehberde çalışmalar kalitesine ve metodolojisine göre seçilmek zorunda.
Beslenmeyle ilgili nerdeyse her konuda karşı düşünce/sonuçta çalışma bulmak mümkün. Burda önemli olan kaynakları iyi seçmek, iyi tahlil yapmak. Neyse, ben de teşekkür ederim :)
 
Öncelikle çabanız için teşekkürler. :) Ancak ben size sadece kaynaklar değil sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynağı değerlendirerek videolar çeken iki uzman ismi vereceğim. Türkçe yayın yapan Prof. Yavuz Yörükoğlu ve İngilizce yayın yapan Dr. Eric Berg. Biri Türkiye'nin diğeri de Amerika'nın önde gelen doktorlarından. İkisi de beslenme üzerine çok güzel videolar çekmiş ve sizin verdiğinizden çok daha fazla kaynak vererek IF yada aralıklı oruç beslenme tipinin insan fizyolojisine çok daha uygun olduğunu ve dolayısıyla çok daha sağlıklı olduğunu vurguluyor.

Son olarak gıda firmaları ve beslenme yönlendirmeleri hakkında fikriniz vardır sanıyorum. Sık beslenmeyi tavsiye eden rehber dediğiniz kaynak ve diyetisyenler büyük ihtimal çok büyük gıda/supllement firmaları tarafından fonlanıyordur. Bu yüzden açıkçası beslenme tavsiyeleri konusunda doktorlara daha fazla güveniyorum.
Ekleme ihtiyacı hissettim. Yukardaki isimlere baktım. Bu kişilerin beslenmeyle ilgili yayınlanmış bilimsel yayınları nerdeyse yok. Popüler kitapları var ancak onları Canan karatay, can çiftçi ve kıbrıstan mezun antrenörler/diyetisyen/doktorlar da yazıyor. Kitap çıkarmak zor değil. Kitaba kaynak eklemek hiç zor değil.

Son kısımdaki fonlama kısmı ise ciddi bir itham. Bunu sonradan farkettim ve tamamen reddediyorum. Bunu düşünüp bu kişilerin videolarıyla çıkarım yapmanız da bana ilginç geldi. Ayrıca postunuzdaki ifadelere karşıt çalışmaları yukarda eklemiştim. Onlarcasını da ekleyebilirim. Bilimsel literatür kesinliği hiçbir zaman kaldırmaz, "boş iddia, yapmaz, etmez, sağlıksız" gibi ifadeler aksi olmadığı ve güçlü kanıtla desteklendiği sürece söylenebilir. Aksi halde ki yukardaki birkaç yayın bile söylediğinizin aksini belirtiyor, o halde söylemleriniz içi boş bir ifadeye dönüşürler..

Tavsiyem Atkins ve benzerlerinin hayat hikayesini okumanız. Belki doğru çıkarım yapmanıza katkı sağlar.
 
Araştırma ve makale sitelerine edu kimliğiyle istediğiniz gibi bilgi ekleyebiliyorsunuz,anketlerinizi paylaşabiliyorsunuz...O yüzden oralardan edindiğiniz bilgiyi deneyimlemeden suçlamayın ya da kabul etmeyin... Bilimsel olarak binlerce kez kontrol edilmiş tıbbi kitaplar,kaynaklar vs. vardır oradaki bilgiler günümüz için en geçerli bilgilerdir böyle yoruma açık konularda tartışmak faydasız...
 
Araştırma ve makale sitelerine edu kimliğiyle istediğiniz gibi bilgi ekleyebiliyorsunuz,anketlerinizi paylaşabiliyorsunuz...O yüzden oralardan edindiğiniz bilgiyi deneyimlemeden suçlamayın ya da kabul etmeyin... Bilimsel olarak binlerce kez kontrol edilmiş tıbbi kitaplar,kaynaklar vs. vardır oradaki bilgiler günümüz için en geçerli bilgilerdir böyle yoruma açık konularda tartışmak faydasız...
Üzerinde fazla düşünmeden şu 3 soruyu sorayım:
1. Beslenmeyle ilgili temel şeylerden birini -öğün sıklığı- böyle yoruma açık konularda tartışmayacaksak nerede tartışacağız? instagram, facebook vb. platformlarda mı?
2. Eklenilen makaleler araştırma siteleri değil sağlık bilimleri alanındaki dergilerde yayımlanmış makalelerin yer aldığı veritabanları ya da bilimsel dergiler. Yukarda eklediğim dergilerden biri olan JISSN'e veya pubmed, sciencedirect gibi veri tabanlarına edu kimliğiyle makale yükleyip link paylaşır mısın?
3. ''Edindiğiniz bilgiyi deneyimlemeden suçlamayın ya da kabul etmeyin''. Yani bir bilgiyi suçlamanın (reddetmenin) ya da kabul etmenin ön şartı deneyimlemek! Efedranın ölüme dahi götürebileceğini Steve Bechler'in bu nedenle öldüğünü bilimsel çalışmadan okuduk diyelim, kabul etmeyip ya da suçlamayıp deneyimlemeye mi çalışalım? Gerçekten öyle mi diye alıp deneyimlemeye mi çalışalım?

Sorularım bu kadar, teşekkürler.
 
Üzerinde fazla düşünmeden şu 3 soruyu sorayım:
1. Beslenmeyle ilgili temel şeylerden birini -öğün sıklığı- böyle yoruma açık konularda tartışmayacaksak nerede tartışacağız? instagram, facebook vb. platformlarda mı?
2. Eklenilen makaleler araştırma siteleri değil sağlık bilimleri alanındaki dergilerde yayımlanmış makalelerin yer aldığı veritabanları ya da bilimsel dergiler. Yukarda eklediğim dergilerden biri olan JISSN'e veya pubmed, sciencedirect gibi veri tabanlarına edu kimliğiyle makale yükleyip link paylaşır mısın?
3. ''Edindiğiniz bilgiyi deneyimlemeden suçlamayın ya da kabul etmeyin''. Yani bir bilgiyi suçlamanın (reddetmenin) ya da kabul etmenin ön şartı deneyimlemek! Efedranın ölüme dahi götürebileceğini Steve Bechler'in bu nedenle öldüğünü bilimsel çalışmadan okuduk diyelim, kabul etmeyip ya da suçlamayıp deneyimlemeye mi çalışalım? Gerçekten öyle mi diye alıp deneyimlemeye mi çalışalım?

Sorularım bu kadar, teşekkürler.
1-Ben burada tartışmayın demedim herşeyde argüman olarak makalelerin verilmesine ve bunların üzerinde tartışılmasını desteklemediğimi yazdım...
2)Pubmed ve sciencedirectin mail hesaplarına akademisyen iseniz mailleşerek ulaşabilir makalenizi yayınlatabilirsiniz.İnsanlar size veya ünvanınıza güvendiği için makalenizi tamamen doğru olarak kabul ediyorsa büyük sıkıntı var demektir...
3)Deneyimlemenin tek yolu kendi üzerinde denemek değildir...Zamanında sigara sağlığa faydalıdır,margarin faydalıdır diye makale veren doktorlar vardı gayet de yetkin kişilerdi.Ayrıca deneylerde bile küçük-büyük ölçekli,kapsamlı kapsamsız bir proje ortaya konulması herşeyi değiştirir.Siz sorgulamadan kabul etme taraftarısınız...
Neleri kast ettiğimi anladınız da işinize gelmiyor,muhafelet seviyorsunuz.Buyrun üstteki üyelerle çatışmaya devam edebilirsiniz böldüğüm için üzgünüm.
 
1-Ben burada tartışmayın demedim herşeyde argüman olarak makalelerin verilmesine ve bunların üzerinde tartışılmasını desteklemediğimi yazdım...
2)Pubmed ve sciencedirectin mail hesaplarına akademisyen iseniz mailleşerek ulaşabilir makalenizi yayınlatabilirsiniz.İnsanlar size veya ünvanınıza güvendiği için makalenizi tamamen doğru olarak kabul ediyorsa büyük sıkıntı var demektir...
3)Deneyimlemenin tek yolu kendi üzerinde denemek değildir...Zamanında sigara sağlığa faydalıdır,margarin faydalıdır diye makale veren doktorlar vardı gayet de yetkin kişilerdi.Ayrıca deneylerde bile küçük-büyük ölçekli,kapsamlı kapsamsız bir proje ortaya konulması herşeyi değiştirir.Siz sorgulamadan kabul etme taraftarısınız...
Neleri kast ettiğimi anladınız da işinize gelmiyor,muhafelet seviyorsunuz.Buyrun üstteki üyelerle çatışmaya devam edebilirsiniz böldüğüm için üzgünüm.
1. İlk ifade ile açıklama aynı değil. Ayrıca forumda hangi konuda neyi tartışacağımızı senin belirleme şansın yok. Hoşuna gitmiyorsa rapor edersin değerlendirilir, uygun görülmezse yöneticiler tarafından kaldırılır.
2. Bahsedilen veri tabanları indekse göre makaleyi kendisi ekler. SCI'da taranmayan makaleyi edu uzantısıyla mail atıp pubmed'e ekletirsen ilk örneğini görmek isterim.
3. Sorulan soruya yanıt vermemişsin. Ben söylemlerin üzerinden sorular sordum. Saldırgan bir tavırla çıkarımlarda bulunmuşsun. Sorgulamadan kabul etme taraftarı olduğumu belirtmişsin ancak yukardaki mesajları doğru okuyup anlamayı sağlayabilirsen aksini görebilirsin. Sorgulamasam tek çalışma, tek bir bilgi verir aksinin (IF) faydalı olabileceğini belirtmezdim. Sık beslenmenin avantajlarından bahsederken; IF ve ramadan fasting'in olumlu etkilerinden bahsettiğim yayınları forumda paylaştığım dönemlerde sen daha bu foruma üye olmamıştın.
Üretemediğin argümanlar yerine oluşturduğun çıkarımlarınla devam edebilirsin. Tekrar bölmezsen de sevinirim.
 
1. İlk ifade ile açıklama aynı değil. Ayrıca forumda hangi konuda neyi tartışacağımızı senin belirleme şansın yok. Hoşuna gitmiyorsa rapor edersin değerlendirilir, uygun görülmezse yöneticiler tarafından kaldırılır.
2. Bahsedilen veri tabanları indekse göre makaleyi kendisi ekler. SCI'da taranmayan makaleyi edu uzantısıyla mail atıp pubmed'e ekletirsen ilk örneğini görmek isterim.
3. Sorulan soruya yanıt vermemişsin. Ben söylemlerin üzerinden sorular sordum. Saldırgan bir tavırla çıkarımlarda bulunmuşsun. Sorgulamadan kabul etme taraftarı olduğumu belirtmişsin ancak yukardaki mesajları doğru okuyup anlamayı sağlayabilirsen aksini görebilirsin. Sorgulamasam tek çalışma, tek bir bilgi verir aksinin (IF) faydalı olabileceğini belirtmezdim. Sık beslenmenin avantajlarından bahsederken; IF ve ramadan fasting'in olumlu etkilerinden bahsettiğim yayınları forumda paylaştığım dönemlerde sen daha bu foruma üye olmamıştın.
Üretemediğin argümanlar yerine oluşturduğun çıkarımlarınla devam edebilirsin. Tekrar bölmezsen de sevinirim.
Böyle söyle canımı ye,Eyvallah.
 
Back
Yukarı