Alkol ve Kahve
- Konuyu başlatan whammers
- Başlangıç Tarihi
Coleman Trebor
Üye
neyi ne kadar içiyorsun haftada 1-2 kadeh kırmızı şarabın hiçbir zararı olmaz hatta faydalı bile olabilir şaraptada antioksidanlar bulunur.Fakat abartırsan her şey zararlı vücudunun yakamadığı kaloriler sana yağ olarak dönecektir.Kahveye gelince kahve pek çok sporcu tarafından kullanılmakta içindeki kafein nedeni ile. Bir çok supplementta kafein içerir kan dolaşımı hızlansın diye.Yinede günde 6-7 bardak içmek pekte iyi değil.Ben max 2 bardak içerim gün özellikle antremandan 1 saat önce.
SAYIN, coleman şarab antioksidan değil üzüm çekirdeği anti oksidandır. bu nedenle sarabın antioksidan olduğunu empoze etmeye çalışanlar satıcıları yada üreticileridir. yada perhizlerden kaçmaya çalışıp kılıf uyduranların işidir.
içinde bulunan alkol vucuda baldan ve sudan sonra en hızlı karışan maddedir. alkol direk beyin hücrelrini öldürerek hücre oluşum zamanını uzatmakta hastalık ve yanıkların daha geç düzelmesini sağlamakta. beynin kontrol mekanizmasına etki ederek omurilikle bağlantısını kesmektedir. aldığınız b vitamin çeşitlerini ve mineral dengesini etkileyecek idrarla atılmasına neden olur.
en önemli sorunlarından biride karaciğere en fazla zararı olan maddedir. karaciğerin vucutta 350-400 yakın görevi bulunur alkol en basidinden karbonhidratlardan aldığı glikozu glikojene çevirmekte zorlanır. alkole öncelik tanır insan oğlu nasıl bir yaratıksa vucut olacak organizma alkole öncelik tanımakta ve sevmektedir.
ağzınızdaki ve midenizdeki emzimleri etkiler sindirim sistemizi sekteye uğratır. midenizde oluşan mukus tabakası yemek yediğinizde aside dönüşür fakat alkol aldığınızda mukus aside dönüşemez ve gıda aldığınızda yırtıklara ve ülsere yol açar.
özellikel proteinle aldığınızda safra kesesini saşırtır ve gerekli salgıları eksik yada fazla yapar buda reflüye davetiye çıkarır.
cafeine gelince metabolik hızı artırdığı bilinmektedir tıbtaki yararları artmıştır. bildiğiniz üzere migrenin nedeni ve herhangi bir tedvisi mevcut değildir. fakat kafeinin beyne giden kan damarlarını daraltarak migrene çare olabiliyor. ve bağırsakları nemlendiri. zaten günlük alım 300-500 arası değişmektedir fakat insan beyni kafeini sevmekte ve alışkanlık yapabiliyoe metabolizmayı arttırdığından yağda yakar. fakat günümüzde aşırı kullanımı yeni makaele ve araştırma konusu olrak gelecekte karşımıza çıkabilir. çeşitli söylentiler var tıb dünyasında özellikle kanser vakalarında doku büyümesine neden olduğunu söyleyenler var haa kanıtlamışmı araştırmış mı hayır fakat hastalarının çoğunda ortak nokta cafein yada cola olmakta ve patlıcan tüketimi. sonuç böyle olunca düşünmemek elde değil ben sahsen ne çay nede kahve tüketmekteyim. sevmediğim için zararından dğil. sonuç size kalmış saygılar..
içinde bulunan alkol vucuda baldan ve sudan sonra en hızlı karışan maddedir. alkol direk beyin hücrelrini öldürerek hücre oluşum zamanını uzatmakta hastalık ve yanıkların daha geç düzelmesini sağlamakta. beynin kontrol mekanizmasına etki ederek omurilikle bağlantısını kesmektedir. aldığınız b vitamin çeşitlerini ve mineral dengesini etkileyecek idrarla atılmasına neden olur.
en önemli sorunlarından biride karaciğere en fazla zararı olan maddedir. karaciğerin vucutta 350-400 yakın görevi bulunur alkol en basidinden karbonhidratlardan aldığı glikozu glikojene çevirmekte zorlanır. alkole öncelik tanır insan oğlu nasıl bir yaratıksa vucut olacak organizma alkole öncelik tanımakta ve sevmektedir.
ağzınızdaki ve midenizdeki emzimleri etkiler sindirim sistemizi sekteye uğratır. midenizde oluşan mukus tabakası yemek yediğinizde aside dönüşür fakat alkol aldığınızda mukus aside dönüşemez ve gıda aldığınızda yırtıklara ve ülsere yol açar.
özellikel proteinle aldığınızda safra kesesini saşırtır ve gerekli salgıları eksik yada fazla yapar buda reflüye davetiye çıkarır.
cafeine gelince metabolik hızı artırdığı bilinmektedir tıbtaki yararları artmıştır. bildiğiniz üzere migrenin nedeni ve herhangi bir tedvisi mevcut değildir. fakat kafeinin beyne giden kan damarlarını daraltarak migrene çare olabiliyor. ve bağırsakları nemlendiri. zaten günlük alım 300-500 arası değişmektedir fakat insan beyni kafeini sevmekte ve alışkanlık yapabiliyoe metabolizmayı arttırdığından yağda yakar. fakat günümüzde aşırı kullanımı yeni makaele ve araştırma konusu olrak gelecekte karşımıza çıkabilir. çeşitli söylentiler var tıb dünyasında özellikle kanser vakalarında doku büyümesine neden olduğunu söyleyenler var haa kanıtlamışmı araştırmış mı hayır fakat hastalarının çoğunda ortak nokta cafein yada cola olmakta ve patlıcan tüketimi. sonuç böyle olunca düşünmemek elde değil ben sahsen ne çay nede kahve tüketmekteyim. sevmediğim için zararından dğil. sonuç size kalmış saygılar..
musclefan
Üye
atakan, alkol düşmanısın sanırım 
ama uzmanlar alkolün az miktarda alınmasının yararlı olduğunu bile söylüyorlar.her alkollü içkiyi kastetmiyorlar tabii.özellikle günde bir kadeh kırmızı şarabın şu an neye olduğunu hatırlamamakla birlikte faydalı olduğunu çok yerde gördüm,duydum.ve bunu söyleyen-yazanlar şarap üreticisi ya da satıcısı değildi 
bir de şarap yapılırken neticede üzümler çekirdekleriyle beraber ezilmiyorlar mı?o halde antioksidan özelliğini kaybetmemesi gerek.öyle değil mi?
kahveye gelirsek; evet migrene iyi gelir ama damarları genişleterek,daraltarak değil.bir de benim bildiğim kahve bağırsak hareketlerini yavaşlatır.diare olan birisine kahve yedirilir,tutsun diye bağırsaklarını kahvenin fazlası da çok sıvı kaybına neden olur.o yüzden her şeyi tadında bırakmak lazım.aşırıya kaçmamak lazım.
ama uzmanlar alkolün az miktarda alınmasının yararlı olduğunu bile söylüyorlar.her alkollü içkiyi kastetmiyorlar tabii.özellikle günde bir kadeh kırmızı şarabın şu an neye olduğunu hatırlamamakla birlikte faydalı olduğunu çok yerde gördüm,duydum.ve bunu söyleyen-yazanlar şarap üreticisi ya da satıcısı değildi bir de şarap yapılırken neticede üzümler çekirdekleriyle beraber ezilmiyorlar mı?o halde antioksidan özelliğini kaybetmemesi gerek.öyle değil mi?
kahveye gelirsek; evet migrene iyi gelir ama damarları genişleterek,daraltarak değil.bir de benim bildiğim kahve bağırsak hareketlerini yavaşlatır.diare olan birisine kahve yedirilir,tutsun diye bağırsaklarını
kahvenin fazlası da çok sıvı kaybına neden olur.o yüzden her şeyi tadında bırakmak lazım.aşırıya kaçmamak lazım.tamamiyle yanlış iyi geldiğini savunan uzmanın adı nedir bir hurafedir gidiyor alkol düşmanlığım bundan ibaret kesinlikle sağlığa zararlı antioksidan etkisi çekirdekte mevcuttur sen üzümü ye üstüne cola bile içsen antioksidanlığından eser bile kalmaz.. kahvenin bağırsak hareketini yavaşlattığını nerden çıkarıyorsun. bağırsak hareketlerini yeterli sıvı almazisen yada aşırı sıvı kaybında ve kabızlıkta görülür.
belli bir dozajda aldıgınız zaman sorun olmaz, hatta daha da faydalı olur, bizzat tecrübeyle sabittir...alkol belli bir oranda kullanıldıgı zaman kan akışını hızlandırıyor ve mide, bogaz gibi hassas bögelerdeki mikropları öldürmek için birebir antitoksin...hiç unutmam, 7 yaşındayken çok hastaydım, bogazımın agrısı ne yaptıysak hangi doktora gittiysek gecmedi...sonra annem tanınmış bir doktora gitti ve adam çok iyi bir rus doktoruydu, o anneme belli aralıklarla, belli ölçekelrde votka içmemi söylemiş.. ve annem bana votka kürü uyguladı...günlük belli dozajlarda votka verdi ve inanınki 2-3 günde cok iyi oldugumu hatırlıyorum...bence faydalı değil diye kestirip atmak cok yanlış...mutlaka var, ama abartılmamalı...hatta, alkol tedavisi diye birşey var tiroid hastaları için günüzmde tedavi olarakta kullanılmakta...ben alkolü savunmyorum, ama herşey gibi buda belli oranlarda alındıgında problem oluşturmaz...alkolün tedavi amaçlı kullanıldıgı yerler var günümüzde bunu da unutmamak lazım...
...günlük belli dozajlarda votka verdi ve inanınki 2-3 günde cok iyi oldugumu hatırlıyorum...bence faydalı değil diye kestirip atmak cok yanlış...mutlaka var, ama abartılmamalı...hatta, alkol tedavisi diye birşey var tiroid hastaları için günüzmde tedavi olarakta kullanılmakta...ben alkolü savunmyorum, ama herşey gibi buda belli oranlarda alındıgında problem oluşturmaz...alkolün tedavi amaçlı kullanıldıgı yerler var günümüzde bunu da unutmamak lazım...
Son düzenleme:
ben daha birşey demiyorum. devam ediniz... hatta bende tavsiye ediyorum alkole devam =)
aneximandros
Özel Üye
Wikipediadaki alakali bolum, cevirecek vaktim yok kusura bakmayin.
The health effects of wine (and alcohol in general) are the subject of considerable ongoing study.[49] In the United States, a boom in red wine consumption was initiated in the 1990s by the TV show 60 Minutes, and additional news reports on the French paradox. The French paradox refers to the comparatively lower incidence of coronary heart disease in France despite high levels of saturated fat in the traditional French diet. Epidemiologists suspect that this difference is due to the high consumption of wines by the French, but the scientific evidence for this theory is currently limited.
Population studies have observed a J curve association between wine consumption and the risk of heart disease.[50] This means that heavy drinkers have an elevated risk, while moderate drinkers have a lower risk than non-drinkers. Studies have also found that moderate consumption of other alcoholic beverages may be cardioprotective, although the association is considerably stronger for wine. Also, the studies have found increased health benefits for red wine over white wine, including cancer protection. Researchers suspect that this may be because red wine contains more polyphenols than white wine.[51]
A chemical in red wine called resveratrol has been shown to have both cardioprotective and chemoprotective effects in animal studies.[52] Low doses of resveratrol in the diet of middle-aged mice has a widespread influence on the genetic levers of aging and may confer special protection on the heart. Specifically, low doses of resveratrol mimic the effects of what is known as caloric restriction - diets with 20-30 percent fewer calories than a typical diet.[53] Resveratrol is produced naturally by grape skins in response to fungal infection, including exposure to yeast during fermentation. As white wine has minimal contact with grape skins during this process, it generally contains lower levels of the chemical.[54] Other beneficial compounds in wine include other polyphenols, antioxidants, and flavonoids.[55]
Red wines from south of France and from Sardinia in Italy have been found to have the highest levels of procyanidins, which are compounds in grape seeds suspected to be responsible for red wine's heart benefits. Red wines from these areas have between two and four times as much procyanidins as other red wines. Procyanidins suppress the synthesis of a peptide called endothelin-1 that constricts blood vessels.[56]
A 2007 study found that both red and white wines are effective anti-bacterial agents against strains of Streptococcus.[57] Interestingly, wine has traditionally been used to treat wounds in some parts of the world.[citation needed]
While evidence from both laboratory studies as well as epidemiological (observational) studies suggest a cardioprotective effect, no controlled studies have yet been completed that study the effect of alcoholic drinks on the risk of developing heart disease or stroke. Moreover, excessive consumption of alcohol can cause some diseases including cirrhosis of the liver and alcoholism.[58] Also, the American Heart Association cautions people "not to start drinking ... if they do not already drink alcohol. Consult your doctor on the benefits and risks of consuming alcohol in moderation."[59]
Based on the UK unit system for measuring alcoholic content, the average bottle of wine contains 9.4 units.[60]
Sulphites are present in all wines and are formed as a natural product of the fermentation process. Additionally, many wine producers add sulfur dioxide in order to help preserve wine. The level of added sulfites varies, and some wines have been marketed with low sulfite content.[61] Sulphites in wine are not a problem for most people, although some, particularly those with asthma, can have adverse reactions. Sulfur dioxide is also added to many other foods as well, such as dried apricots and orange juice.
Wine's effect on the brain has also been studied. Although some researchers have concluded that wine made from the Cabernet Sauvignon grape reduces the risk of Alzheimer's Disease,[62][63] others have found that among diagnosed alcoholics, wine damages the hippocampus to a greater degree than other alcoholic beverages.[64]
55 numaradaki article'a henuz bakamadim, ama baktigim zaman antioxidant konusu aciga kavusmus olacak, en azindan oyle umit ediyorum.
The health effects of wine (and alcohol in general) are the subject of considerable ongoing study.[49] In the United States, a boom in red wine consumption was initiated in the 1990s by the TV show 60 Minutes, and additional news reports on the French paradox. The French paradox refers to the comparatively lower incidence of coronary heart disease in France despite high levels of saturated fat in the traditional French diet. Epidemiologists suspect that this difference is due to the high consumption of wines by the French, but the scientific evidence for this theory is currently limited.
Population studies have observed a J curve association between wine consumption and the risk of heart disease.[50] This means that heavy drinkers have an elevated risk, while moderate drinkers have a lower risk than non-drinkers. Studies have also found that moderate consumption of other alcoholic beverages may be cardioprotective, although the association is considerably stronger for wine. Also, the studies have found increased health benefits for red wine over white wine, including cancer protection. Researchers suspect that this may be because red wine contains more polyphenols than white wine.[51]
A chemical in red wine called resveratrol has been shown to have both cardioprotective and chemoprotective effects in animal studies.[52] Low doses of resveratrol in the diet of middle-aged mice has a widespread influence on the genetic levers of aging and may confer special protection on the heart. Specifically, low doses of resveratrol mimic the effects of what is known as caloric restriction - diets with 20-30 percent fewer calories than a typical diet.[53] Resveratrol is produced naturally by grape skins in response to fungal infection, including exposure to yeast during fermentation. As white wine has minimal contact with grape skins during this process, it generally contains lower levels of the chemical.[54] Other beneficial compounds in wine include other polyphenols, antioxidants, and flavonoids.[55]
Red wines from south of France and from Sardinia in Italy have been found to have the highest levels of procyanidins, which are compounds in grape seeds suspected to be responsible for red wine's heart benefits. Red wines from these areas have between two and four times as much procyanidins as other red wines. Procyanidins suppress the synthesis of a peptide called endothelin-1 that constricts blood vessels.[56]
A 2007 study found that both red and white wines are effective anti-bacterial agents against strains of Streptococcus.[57] Interestingly, wine has traditionally been used to treat wounds in some parts of the world.[citation needed]
While evidence from both laboratory studies as well as epidemiological (observational) studies suggest a cardioprotective effect, no controlled studies have yet been completed that study the effect of alcoholic drinks on the risk of developing heart disease or stroke. Moreover, excessive consumption of alcohol can cause some diseases including cirrhosis of the liver and alcoholism.[58] Also, the American Heart Association cautions people "not to start drinking ... if they do not already drink alcohol. Consult your doctor on the benefits and risks of consuming alcohol in moderation."[59]
Based on the UK unit system for measuring alcoholic content, the average bottle of wine contains 9.4 units.[60]
Sulphites are present in all wines and are formed as a natural product of the fermentation process. Additionally, many wine producers add sulfur dioxide in order to help preserve wine. The level of added sulfites varies, and some wines have been marketed with low sulfite content.[61] Sulphites in wine are not a problem for most people, although some, particularly those with asthma, can have adverse reactions. Sulfur dioxide is also added to many other foods as well, such as dried apricots and orange juice.
Wine's effect on the brain has also been studied. Although some researchers have concluded that wine made from the Cabernet Sauvignon grape reduces the risk of Alzheimer's Disease,[62][63] others have found that among diagnosed alcoholics, wine damages the hippocampus to a greater degree than other alcoholic beverages.[64]
55 numaradaki article'a henuz bakamadim, ama baktigim zaman antioxidant konusu aciga kavusmus olacak, en azindan oyle umit ediyorum.
Tripcan
Yeni Üye
Kahveyi uyku düzenini bozmayacak şekilde ve şeker kullanmaksızın içebilirsin (ben aspartam atarak içiyorum ) , kahve aslında her vücut geliştiricinin vazgeçilmez içeceğidir. Alkol ne sıklıkla ne kadar aldığına bağlı , sofraya oturdummu rakı şişesinde balık oluyorum diyorsan tekrar düşün...
Alkolden uzak durman en iyisi !
@ D.Wolf sanada Vodka + Redbull kürü tavsiye ederim ertesi gün PCT vermidon + apranax forthe xD
Alkolden uzak durman en iyisi !
@ D.Wolf sanada Vodka + Redbull kürü tavsiye ederim ertesi gün PCT vermidon + apranax forthe xD
Sürekli içtiğim için alışığım uykumu bozmuyor.
bi de niye şeker içme dedin onu anlamadım?
geçen ntvde bi program vardı alkolün damarları esnettiğini ve kan akışına olumlu etkisi olduğunu deneyle kanıtlamışlardı.
kırmızı şarap ise içindeki bi maddeden dolayı daha da faydalıymış kalbe
Son düzenleme:
aneximandros
Özel Üye
Atakan, bizim okulun subscriptioni yok herhalde orjinal makaleyi iceren journala, bir de sen bakabilir misin?
Thrombosis Research
Volume 119, Issue 4, 2007, Pages 403-406
Thrombosis Research
Volume 119, Issue 4, 2007, Pages 403-406
gaddarkemal
Yeni Üye
Alkol belli oranlarda alındığında faydalıdır doğru ancak bunu diyen herkese soruyuyorum, alkolün düşük miktarlarda tüketiminde alınan faydayı verebilecek başka gıdalar yok mudur ? Yani alkolün muadilleri var mıdır yok mudur, bunu da hesaba katmak lazım. Muadillerinin zararı var mıdır ?
Neden hesaba katmak lazım faydasından bile bahsederken ?
Çünkü alkolün zararları yararlarından daha çoktur, zararları olan bir şeyin faydaları sayılırken en azından muadili bulunduğu faydalarını saymanın bir alemi yoktur.
Sonuç olarak bırakın alkol ve kahve gibi oluşması için belirli işlemler gerektiren mamülleri, işlemden geçirilmemiş doğal gıdalar bile aşırı tüketilirse sağlık dengesini eksi yönde bozacaktır.
Ben alkolle çocuk yaşta viski-bira içerek tanıştım içmek demeyelim de tatmak diyelim, zaten birçokları çocukken tanışıyor sanırım. Ancak bu zamana kadar yaşamımda 1-2 ay sürekli, hergün, gün aşırı falan alkol kullandım, o da şaraptı. Bunun dışında hayatımda içki içtiğim zamanlar sayılıdır.
Şimdi senelerdir bir elin parmaklarını geçmeyen kaçamakları saymazsam içkiyi ağzıma sürmüyorum ve vücudumda da hiç bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum.
Tedavi amaçlı olarak kullanılması ise bence gerekli.
Neden hesaba katmak lazım faydasından bile bahsederken ?
Çünkü alkolün zararları yararlarından daha çoktur, zararları olan bir şeyin faydaları sayılırken en azından muadili bulunduğu faydalarını saymanın bir alemi yoktur.
Sonuç olarak bırakın alkol ve kahve gibi oluşması için belirli işlemler gerektiren mamülleri, işlemden geçirilmemiş doğal gıdalar bile aşırı tüketilirse sağlık dengesini eksi yönde bozacaktır.
Ben alkolle çocuk yaşta viski-bira içerek tanıştım içmek demeyelim de tatmak diyelim, zaten birçokları çocukken tanışıyor sanırım. Ancak bu zamana kadar yaşamımda 1-2 ay sürekli, hergün, gün aşırı falan alkol kullandım, o da şaraptı. Bunun dışında hayatımda içki içtiğim zamanlar sayılıdır.
Şimdi senelerdir bir elin parmaklarını geçmeyen kaçamakları saymazsam içkiyi ağzıma sürmüyorum ve vücudumda da hiç bir eksiklik olduğunu düşünmüyorum.
Tedavi amaçlı olarak kullanılması ise bence gerekli.
Son düzenleme:
konu içip veya içmemek değil...bende cok nadir içen birisiyim...ama alkol tüketmek, tadında bırakıldıgı zaman sorun olmaz...zaten tedavi amaçlı oldugu söyleniyor...onun yerine başka birşey konulabilseydi, doktorlar onu da bulup tedavi için kullanırlardı...uygun bir vaktim olursa, aneximandrosun verdigi kaynagın özellikle antioxidant kısmını çeviri yapacagım, yoksa size bu durumu anlatmak cok zor olacak...
gaddarkemal
Yeni Üye
Konu içip veya içmemek değil, doğru. Elbette tadında bırakıldığı zaman sorun olmaz, burada da hemfikirim.
Ancak diğer yazdıkların konusunda sana katılmıyorum, daha çeviriyi görmeden konuşmak biraz cahil cesaret olacaksa da;
Doktorların ülkemizde ve hatta dünyada alkolü "önerme" sebeplerinin tedavi amaçlı olduğuna inanmıyorum. Pek sayın doktorlarımız madem bizleri bu kadar düşünüyorlar o zaman her gidene bir de etkisi kanıtlanmış doğal ilça önerseler ya ? Neden daima ilaç ilaç ilaç yazar çok büyük bir kısmı....
Doktorların insanları çok düşünüğü bir çocuk masalından ibarettir. Elbette düşünenler vardır, muhakkak. Ancak meslek grubu olarak doktorların insanları az düşündüğüne, düşünen doktorlarında düşünmeyen doktorlardan daha az olduğuna inanıyorum. Bu arada öyle doktorlar gördüm ki "yakınlarına" başka konuşup "standart hasta"larına başka konuşan....
Örneğin kendi fikrime göre annenin küçükken seni götürdüğü Rus doktor iyi ve insanları düşünen bir doktor olmalıydı ki vodka önerisinde bulunmuş. Zaten votka rusların milli içkisi değil midir ? Halk arasında votkanın birçok hastalığa iyi geldiği söylenirmiş Rusyada. Yine Rusyada votka ve alkol yüzünden çıkan trajedileri ise saymaya gerek yok. Tüm dünyada alkol yüzünden yaşanan trajedileri saymaya gerek yok....
Konuyu toparlayayım. Konuşulan alkol olunca doktorların yaklaşımı olsun normal insanların yaklaşımı olsun "yanlı" bir tutuma dönüşebiliyor ve tarafsız kalmakta güçlük çekiyor insanlar.
Bunun sebebi bence alkolü sevmeleri, ne yalan söyleyeyim 1-2 ay neredeyse her Allah'ın günü şarap içmeye bayılıyordum, çakırkeyif olmaya...Güçlendiğimi bile hissediyordum şarap içinde
Yani insanlar sevdikleri şeyleri çabucak kötülemek istemiyorlar. Konu sigara olsa evet bugün sigaraya aşık olan bir tiryaki bile onun zararlarını inkar edemez ve sigarayı methedemez, ancak alkol daha muallakta kalan bir konu ve sigara gibi zararları çok belli değil. Kaldı ki alkolün kullanımına göre psikolojik zararı olduğuna da inanıyorum.
Bu aradabir not; Sigara ilk çıktığında ona kaç tane doktorun "sağlığa faydalıdır kullanınız" dediğini araştırmanı öneririm.
Doktorları küçümsemek kadar körü körüne gözümüzde büyütmekte hatadır. Çok şükür bugün hiç bir yüzsüz doktor sigara sağlığa faydalıdır, için diye tavsiyede bulunamıyor. Dikkat edersen "bulunamıyor" dedim, "bulunmuyor" demedim. Çünkü konu hakkında yanlış bişlgileri olan doktorları bile bir kenera bırakırsan bugün menfaati için aksi ispatlanamayacak bintürlü şeyi söyleyecek doktorlar vardır. Bu doktorlarla yaşıyoruz.
Ayrıca alkol ahlakî boyutu olan bir ürün. Özellikle Türkiye'de. Çünkü dinimiz alkolü -herkese göre olmasa da- yasaklar. Ancak çok şükür bir arap ülkesi olmadığımız için alkolde yasak değildir ve serbestçe alınıp satılır ve tüketilir. Bu durumda alkol tüketen müslüman insanlar ister istemez bir tezata düşerler, ve bu kafa karışıklığıyla nefislerini aldatıcı açıklamalara eğilim gösterirler. Yine ülkemizde alkolü yürekten benimsemiş dine uzak bir kesimde alkolü "özellikle savunmakta ve tüketimini teşvik etmektedir" bu da bir gerçek. Onların probagandalarına gelen insanlar olur.
Tüm bunların yanında yetiştirilme, inanç ve benzeri sebeplerden körü körüne alkole düşman olan ve asılsız iddialarla saldıran karanlık zihniyetlerde vardır. Bu gerçeği içine sindiremeyenlerde vardır. Yani karşıt cephede çok çeşitli askerlerden oluşuyor...
Yani alkol konuşulacaksa normal bir besin olmadığı hatırlanmalı.
Ancak bizler önyargısız olarak, konuyu dinden imandan ahlaktan menfaatlerden arındırarak tüm çıplaklığıyla ele almalıyız.
Ben işmdi yazılacak yazıları bekliyorum...
ahmeth
Üye
Kafein;
Tein, matein ve guaranin olarak da bilinir. Bir alkaloid olan kafein doğal olarak kahvede, çayda, yerba mate'de, guarana'da ve, az miktarda, kakao içinde bulunur.Kafein birçok bitkide değişik miktarlarda bulunmaktadır.Fasulyelerde,yapraklarda ve meyvelerde 60 çeşit bitkide bulunur. Bilinen kuru çay, %10.Kafein’in beyin daha dogrusu merkezi sinir sistemi hücreleri üzerine etkisi mevcuttur. Hatta, vücuttaki neredeyse bütün hücrelerde ayni etkiyi yapar çünkü onlarda adenozin reseptörüne sahiptirler. Vücudumuzda temel olarak çalisan bazi metabolik reseptörler hücre zarinda ya da çekirdegindeki alicilar gibi düsünülebilir mevcuttur.
Kafein siklik AMP (cAMP) yolu üzerinden hücre içinde etki gösteren bir reseptör üzerine etki yapmaktadir.Sürekli kafein kullanımı, farmakolojik toleransa ve yoksunluk sendromuna neden olur. Ayrıca, kafeinin yapısı pürin bazlarına benzediği için DNA tamirini engeller. Beyindeki adenozin alıcılarını blokladığı sanılan kafeinin 1 l kandaki miktarının 500 mikromolü aşması tehlikelidir.Özetle, normalde adenozin ilgili reseptörüne baglandiginda hücre içinde bazi enzimatik degisikliklere neden olur ve vücudu uykuya hazirlar yani rahatlatir. Kafein molekülü adenozin’e yapi olarak benzer bir molekül oldugundan ayni reseptöre baglanir ve bu reseptöre adenozinin baglanmasini engelledigi için hücrenin cAMP yolunu kullanmasina engel olur. Sonuç itibariyle adrenalin gibi etki eder ve kalp atim hizini ve kan basincini yükseltir ve kaslara giden kan akimini artirmanin karsiliginda iç organlara ve deriye giden kan akimini azaltir ayrica karacigerden vücuda glikoz salinimini da kisitlar. Buna ek olarak amfetaminlere benzer bir etkiyle de beyinden salgilanan dopaminin seviyesini artirir.
Tein, matein ve guaranin olarak da bilinir. Bir alkaloid olan kafein doğal olarak kahvede, çayda, yerba mate'de, guarana'da ve, az miktarda, kakao içinde bulunur.Kafein birçok bitkide değişik miktarlarda bulunmaktadır.Fasulyelerde,yapraklarda ve meyvelerde 60 çeşit bitkide bulunur. Bilinen kuru çay, %10.Kafein’in beyin daha dogrusu merkezi sinir sistemi hücreleri üzerine etkisi mevcuttur. Hatta, vücuttaki neredeyse bütün hücrelerde ayni etkiyi yapar çünkü onlarda adenozin reseptörüne sahiptirler. Vücudumuzda temel olarak çalisan bazi metabolik reseptörler hücre zarinda ya da çekirdegindeki alicilar gibi düsünülebilir mevcuttur.
Kafein siklik AMP (cAMP) yolu üzerinden hücre içinde etki gösteren bir reseptör üzerine etki yapmaktadir.Sürekli kafein kullanımı, farmakolojik toleransa ve yoksunluk sendromuna neden olur. Ayrıca, kafeinin yapısı pürin bazlarına benzediği için DNA tamirini engeller. Beyindeki adenozin alıcılarını blokladığı sanılan kafeinin 1 l kandaki miktarının 500 mikromolü aşması tehlikelidir.Özetle, normalde adenozin ilgili reseptörüne baglandiginda hücre içinde bazi enzimatik degisikliklere neden olur ve vücudu uykuya hazirlar yani rahatlatir. Kafein molekülü adenozin’e yapi olarak benzer bir molekül oldugundan ayni reseptöre baglanir ve bu reseptöre adenozinin baglanmasini engelledigi için hücrenin cAMP yolunu kullanmasina engel olur. Sonuç itibariyle adrenalin gibi etki eder ve kalp atim hizini ve kan basincini yükseltir ve kaslara giden kan akimini artirmanin karsiliginda iç organlara ve deriye giden kan akimini azaltir ayrica karacigerden vücuda glikoz salinimini da kisitlar. Buna ek olarak amfetaminlere benzer bir etkiyle de beyinden salgilanan dopaminin seviyesini artirir.
Son düzenleme:
sayın aneximandros vbmenu_register("postmenu_147733", true); size saygım ve sevgim sonsuzdur. ben yazacağımı yazdım isterseniz makalenin 3 katı zararı daha size sıralarım hatta artık tıbta alkolün mikrop öldüğrücü etkisi bile tartışılmaya açıktı şimdi ise öldürmediği kanıtlandı siz bir kimyager olarak daha iyi bilirsiniz. zararları belli olan bir madde ortada bazı forum üyeleri yaa gülmek istiyorum sanki içilince kan oluyomuş gibi gösteriliyor bu konunun kapanması gerekiyordu.. ama herkes kendi görüşünü belirtebilir isteyen sorsun anlatayın neden bunların olduğunu..
inatlaşmayıp, bir kerede kabul etmeyi bilsen ve her yazdıgımı başka taraflara çekmesen cok iyi olurdu..
buraya yazdıklarım yoktan var olan şeyler değil, olanı yazıyorum ve sende bunu cok iyi biliyorsun...
bende senin fikrinin aksini syleyecek binlerce makale bulabilirim, bu önemli değil...anlamak istemeyen adam zaten anlamaz, sorun orda...
buraya yazdıklarım yoktan var olan şeyler değil, olanı yazıyorum ve sende bunu cok iyi biliyorsun...
bende senin fikrinin aksini syleyecek binlerce makale bulabilirim, bu önemli değil...anlamak istemeyen adam zaten anlamaz, sorun orda...
yok d.wolf amma alıngansın san bişey diyen yok. olabilir rus doktorun verdiği votka boğazına iyi gelebilir. gönlünü reraf tut. ama ban akabullen deme olmazmı? karaciğer rahatsızlıklarında alkolün rolünü bilmekteyim...