sarc4stic
Özel Üye
Daha İyi Karın Kasları: İster İnanın İster İnanmayın, Çözümü Zihinde
Yazan:Jon Benson
"Ağırlık kaldırıyormusun?" yada "Halterde kaç kilo kaldırıyorsun?" başka sorulan en sık soru "Bu karın kaslarını nasıl yaptın?" sorusudur muhtemelen. Çoğu vücutcunun 6-pack'i her zaman görülmez, bende bir istisna değilim. Bu rağmen "zirveye çıkma zamanında" bir zamanlar obez olan birine göre karın kaslarım çok iyi gözüküyor. İlk tepkimen sonra şoka girdiler, büyük ihtimalle sizde:"Yemek yerken ne düşünüyorsunuz?"
Bir kaç saniye süren boş bakışlardan sonra, şu cevabı alıyorum:"Bilmem... hiç düşünmedim!"
"Kesinlikle" diyorum. "Daha siz bu mücadeleye konsantre olmamışken vücudunuzun(karnınız dahil) nasıl bir tepki vermesini umuyorsunuz?"
Ama bu basit bir "konsantrasyon" dan daha fazla bir şey - vücuduma yemek yerken o yiyecekle ne yapmasını gerektiğini söylüyorum, yaptığım antremanı söylüyorum, yaptığım kardioyu söylüyorum. Daha sağlam bir bağlantı için karnımı sürekli elliyorum. Sürekli istediğim karın kaslarını hayal ediyorum. O hayalden asla ayrılmıyorum. Ne zaman ayrılırsam, yağ yakmam yavaşlıyor. Sizce çok mu hokus-pokus? Bir deneyin ve ondan sonra benle konuşun!
Size düşüncenin vücuda nasıl etki ettiğini göstermek için kısa bir örnek vermeme müsade edin.
Malcom Gladwell "Blink: The Power of Thinking without Thinking(Düşünmeden Düşünmenin Gücü) adlı kitabında, düşünce ile fiziksel performansın nasıl bir bağ içinde olduğunu anlatan heyecan verici bir çalışmaya yer verdi. Bir grup insana içinde gizlice yerleştirilmiş yaş ile ilgili kelimeler içeren(bitmek, tükenmek, solmak, sönmek, yok olmak) bir metini okumaları istendi. Sonra başka bir testi uygulamak için koridordan geçerek yan salona gitmeleri istendi. Niçin bu yazıları okudukları ve yazıların niye değiştiği onlara söylenmedi.
Sonuç? Bireyler "yaş" hakkında ne kadar fazla yazı okudularsa, yürürken o kadar YAŞLANDILAR. Hızları gözle görülecek derecede azalmaya başladı... duruş değişiklikleri bile gözlemlendi. Resmen daha "yaşlı" davranmaya başladılar. Eğer bunun tersi olmaz diyorsanız, bir daha düşünün.
Bana çok ilginç geldi. Bunun gibi birkaç yazı daha okumuştum. Arnold'da kol çalışırken bicepslerini bütün salonu doldururken düşündüğü söylemişti galiba(başkasıda olabilir emin değilim). Deney olayı gerçektir zaten çok bilinen bir yöntem. Bu yönteme "Placebo" deniyor. Genelde iki deney grubu oluyor. Örnek vermek gerekirse; bir gruba vodka-limon, diğer gruba ise içinde alkol olmayan ama tadı vodka-limona benzeyen başka bir içecek veriliyor. 3-4 bardaktan sonra iki grubunda sarhoş gibi davranmaya başladığı, hatta normalde alkol içmeyen grupta sızanlar, telefona sarılanlar olduğu belirtiliyor. Yani düşüncenin vücut üstünde büyük bir etkisi var
Yazan:Jon Benson
"Ağırlık kaldırıyormusun?" yada "Halterde kaç kilo kaldırıyorsun?" başka sorulan en sık soru "Bu karın kaslarını nasıl yaptın?" sorusudur muhtemelen. Çoğu vücutcunun 6-pack'i her zaman görülmez, bende bir istisna değilim. Bu rağmen "zirveye çıkma zamanında" bir zamanlar obez olan birine göre karın kaslarım çok iyi gözüküyor. İlk tepkimen sonra şoka girdiler, büyük ihtimalle sizde:"Yemek yerken ne düşünüyorsunuz?"
Bir kaç saniye süren boş bakışlardan sonra, şu cevabı alıyorum:"Bilmem... hiç düşünmedim!"
"Kesinlikle" diyorum. "Daha siz bu mücadeleye konsantre olmamışken vücudunuzun(karnınız dahil) nasıl bir tepki vermesini umuyorsunuz?"
Ama bu basit bir "konsantrasyon" dan daha fazla bir şey - vücuduma yemek yerken o yiyecekle ne yapmasını gerektiğini söylüyorum, yaptığım antremanı söylüyorum, yaptığım kardioyu söylüyorum. Daha sağlam bir bağlantı için karnımı sürekli elliyorum. Sürekli istediğim karın kaslarını hayal ediyorum. O hayalden asla ayrılmıyorum. Ne zaman ayrılırsam, yağ yakmam yavaşlıyor. Sizce çok mu hokus-pokus? Bir deneyin ve ondan sonra benle konuşun!
Size düşüncenin vücuda nasıl etki ettiğini göstermek için kısa bir örnek vermeme müsade edin.
Malcom Gladwell "Blink: The Power of Thinking without Thinking(Düşünmeden Düşünmenin Gücü) adlı kitabında, düşünce ile fiziksel performansın nasıl bir bağ içinde olduğunu anlatan heyecan verici bir çalışmaya yer verdi. Bir grup insana içinde gizlice yerleştirilmiş yaş ile ilgili kelimeler içeren(bitmek, tükenmek, solmak, sönmek, yok olmak) bir metini okumaları istendi. Sonra başka bir testi uygulamak için koridordan geçerek yan salona gitmeleri istendi. Niçin bu yazıları okudukları ve yazıların niye değiştiği onlara söylenmedi.
Sonuç? Bireyler "yaş" hakkında ne kadar fazla yazı okudularsa, yürürken o kadar YAŞLANDILAR. Hızları gözle görülecek derecede azalmaya başladı... duruş değişiklikleri bile gözlemlendi. Resmen daha "yaşlı" davranmaya başladılar. Eğer bunun tersi olmaz diyorsanız, bir daha düşünün.
Bana çok ilginç geldi. Bunun gibi birkaç yazı daha okumuştum. Arnold'da kol çalışırken bicepslerini bütün salonu doldururken düşündüğü söylemişti galiba(başkasıda olabilir emin değilim). Deney olayı gerçektir zaten çok bilinen bir yöntem. Bu yönteme "Placebo" deniyor. Genelde iki deney grubu oluyor. Örnek vermek gerekirse; bir gruba vodka-limon, diğer gruba ise içinde alkol olmayan ama tadı vodka-limona benzeyen başka bir içecek veriliyor. 3-4 bardaktan sonra iki grubunda sarhoş gibi davranmaya başladığı, hatta normalde alkol içmeyen grupta sızanlar, telefona sarılanlar olduğu belirtiliyor. Yani düşüncenin vücut üstünde büyük bir etkisi var
bir defasında haberim olmadan bench press basarken yanlara takmışlar ağırlıkları, tabi haberim yok, ben bastım, ondan sonra bi baktım, anam dedim bunları ben mi kaldırdım 
ama diğerki deneyişimde ise sonuç hüsran 
yeterince konsantrasyon olamıyorum demekki :lol: Ama o belgeseli izlediğimde tüylerim diken diken olmuştu 