Nihat Genç'in tüm kitapları... Özellikle, Karanlığa Okunan Ezanlar,Hattı Müdafaa ve Amerikan Köpekleri.Çoğunuz bilmez Nihat Genç'i çünkü asla medyada bir haberi çıkmaz.Anadoluda en çok okunan, Türkiye'de en çok sansüre uğrayan,dava açılan yazardır.SKYTURK'te 3-4 senedir program (Ne var Ne yok) yapıyordu,sonlandırıldı.Videolarını,makalelerini internette kolayca bulabilirsiniz.Neden bu adamı susturmaya çalışıyorlar? Lütfen biraz araştırın,okuyun.
One Man Show adlı kitaptan kısa bir bölüm:
Padişahım, devlet ve basın sanatçılarına yardım eli uzatmıyor,özel sektör de üstüne düşen görevi yapmıyor, çok üzülüyoruz. Padişahım,bir zamanlar bu ülkede birkaç güzel Rumeli türküsü vardı. Padişahım, ayinin, semanın, mehterin, gülbankın, sarayın, savaşın tadı yok. Padişahım, senden sonra Rize’ye çay fidanları diktik, Trabzon sahillerine fındık, Samsun’da ki bataklıkları kuruttuk ve yüzlerce baraj yaptık Ankara ‘ya taşındık. Padişahım,bizimkiler Avrupa’ya çalışmaya gitti.Çoluk çocuk pikniğe gidiyorlar, televizyonları da şu Türklere bakın deyip, aşağılıyorlar.Çingeneleri ve köpekleri bir gemiyle gönderdiğin Marmaris ve Datça’ya Avrupa’dan çıplak karılar geliyor padişahım.Onlara balık ve deri ceket satıyoruz. Mehter marşı dinletiyoruz.Beylerbeyi,Dolmabahçe,Topkapı Saraylarında defileler düzenliyoruz padişahım. Bize demokrasiyi öğretenler krallarından vazgeçmiyor padişahım.Bu güzel ülkede yaşayan yetmiş iki rengin yetmişini kovdular padişahım.Gün geçtikçe binlerce yavşak, elinde binlerce sorunla televizyona çıkıyor padişahım.Mezar taşlarını yurt dışında satıyorlar padişahım.Bir yemen türküsüyle, bizleri yetim koydun ve gittin padişahım.Bu sosyal çiftlikte bizleri, kafası kopartılmış tavuklar gibi yemleyip,gübreliyorlar padişahım. Benim olmayan hafif hikayeler yazıyorum padişahım.Benim olmayan hayatı konuşuyorum padişahım.Seni çok özledim padişahım.Bu hayat benim olsa, onun bunun koynuna atardım, Ferhatçılık oynamazdım.Benim olsa hayatım,rüzgar gülünün ortasına iğne diye sokardım. Sihirbazlar kralını seyrettiğim çocukluğumun yazlık sinemasında uyur kalırdım.Cambaz boncuk gibi bir çuvalın içine girer,ipin ortasında şaklabanlık yapardım.Menekşe abla gibi, beyaz fırfırlı şemsiyemle her gün sokağa çıkar, Amerika’dan dönecek sevgilimi beklerdim,yirmi beş yıl.
Karasan,salvadore, o kadar kitap okumuşsunuz Nihat Genç'i
okuma(-dıysanız,-zsanız) ayıp size...