Flex Wheeler ile Röportaj

[Majestik]

Flex Wheeler ile Röportaj


Yazan : WanaFit *
Yayınlanma Tarihi : 12/10/2007

-----------------------------------------------

Vücut geliştirme tarihinin en saygın ve popüler sporcularından biri olan Flex Wheeler,bu başarıya ulaşmak için inanılmaz zorlukları atlattı.Azmi ve hiç kaybetmediği
moraliyle bütün şüphelerin ve yokluğun üstesinden geldi.Ectomorph/Mesomorph bir yapıya sahip olması,mükemmel estetiğinin altyapısını oluşturuyordu.

1992 NPC USA'i kazanarak profesyonelliğe adım atan Flex,ardından kazandığı 3 Arnold Classic ve daha birçok ödül ile,bu sporun gelmiş geçmiş en iyi isimleri
arasında yerini aldı.Eksik olan tek başarısı,Mr.Olympia unvanıydı.
Profesyonelliğe geçişinin ardından belki de hayatındaki en büyük talihsizliği yaşadı.1994'te yaşadığı ve vücut geliştirme kariyerine neredeyse nokta koyan bir trafik kazası
onu o sene katılacağı Olympia öncesi büyük bir umutsuzluğa itti.Ancak daha kötüsü,2000 yılında ortaya çıkan "Focal Segmental Glomerulosclerosis" diyen tanımlanan böbrek hastalığı
kariyerini zedeleyen en büyük unsur oldu.2001'de yeniden yarışmalara döndü ama eskisi gibi favori değildi.Bunun ardından kendini yeniden hastanede buldu.Flex,böbrek naklinin ardından
20'li yaşlarında uğraştığı dövüş sanatlarıyla ilgilenmeye başladı.2005 yılındaki Arnold Classic'te gösteri amacıyla,dövüş sanatlatı şovunu sergilemek için podyuma çıktı ve
insanlara hala "Flex Wheeler" olduğunu gösterdi.

39 yaşındaki Flex,vücut geliştirme kariyerine tekrar dönmenin kendisini mutlu edeceğini söylüyor.

Q : Merhaba Flex.Arnold Classic'teki şovundan ötürü tebrik ederim.Şuan özel olarak dövüş sanatlatı için mi çalışıyorsun yoksa vücut geliştirmeye tekrar dönmeyi mi düşünüyorsun?

F : Tekrar vücut geliştirmeye dönmek hoşuma giderdi.Umarım ki,MAsters Olympia kategorisi oluşturulur;çünkü kendimi hala bu ödülü alacakmış gibi hissediyorum.
Dövüş sanatları konusuna gelecek olursak;ben kendimi dünyanın en iyi dövüş sanatları ustası olarak görmüyorum.Ben sadece bir dövüş sanatları sanatçısıyım.
En temel hedeflerimden biri,Arnold Schwarzenegger ve Jim Lorimer'in de yardımlarıyla sinemada rol almak.Şuan hiçbir sinema oyuncusu benim tarzımda dövüşemiyor.
Zaten daha önce film teklifleri almıştım.

Q : Peki örnek aldığın bir dövüş sanatları sanatçısı var mı?Ve hangi tip dövüş sanatıyla uğraşıyorsun?

F : Jet Lee ve Jackie Chan'in tarzları hoşuma gidiyor.Benim tarzım;"Kemp-Kwon-Do".
Eğer Tae Kwan Do (tekvando) 'ya bakarsak,benim tarzımla benzerliği olmadığını görebiliriz.Mesela benim stilimde yüze vurmak yasaktır.

Q : Dövüş yarışmalarına katılırken vücut geliştirme diyetini tamamen değiştiriyor musun?

F : Böbrek hastalığımdan beri,mümkün olduğunca düşük yağ oranına sahip olmaya çalışıyorum.
Aynı zamanda birçok sorunla da mücadele ediyorum.Geçen sene beni Ulusal Yarışma'da kolumda eşarpla gören kişileri tanıyorum.
O zaman omzumdan sakatlığım vardı mesela.Bu sakatlık geçen sene kasım ayında meydana gelmişti.6 ay boyunca kolumu kıpırdatamadım
ve vücudumun sağ tarafında bir güç kaybı meydana gelmişti.Ve dövüş yarışmasına hazırlanmak için sadece 2 haftam kalmıştı.

Q : Senin hastalığın çok geniş bir yelpazede yorumlar aldı.Peki şuan kendini formda hissediyor musun?

F : Şuan zaten daha büyük bir problemim yok.Omzumda henüz %100 iyileşme yok.Doktorlar bu iyileşmenin 6 ay süreceğini söylüyorlar.
Kendimi şuan güçsüz hissediyorum.

Q : 2007 Arnold Classic'te gördüğümüz yarışmacıların fizikleri hakkında ne düşünüyorsun?90'lı yılların yarışmacılarıyla aralarında sence ne gibi farklar var?

F : Tabii ki eski yarışmacılar gibi değiller.Eskiden Shawn Ray,Chris Cormier,Kevin Levrone,Paul Dillett,Milos Sarcev gibi isimlerin sahip oldukları fiziği şimdi görmek zor.
Ancak şuan bile eski yapısını koruyan sporcular var;Dexter JAckson ve Chris Cormier gibi...
Melvin Anthony de artık son halini almış gibi görünüyor,tıpkı Troy Alves ve Victor Martinez gibi.Bu aslında biraz Lee Labrada ve Vince Taylor'ın durumlarına da benziyor.

Q : Vücut geliştirme dışındaki hedeflerin nedir?

F : Söylediğim gibi ,filmlerde rol almak isterim.Şuan zaten bir film görüşmem devam ediyor ancak bununla ilgili bir şey söyleyemem,uygun olmaz.Çünkü henüz
karşı taraf yeşil ışık yakmış değil.

Q : Peki şuan başka hangi işle uğraşıyorsun?

F : Muscular Development için makaleler yazıyorum.Hastalığımla ilgili,insanları bilgilendirmek için konferanslara katılıyorum.

Q : Herkes,senin en iyi vücutçulardan biri olduğunu düşünüyor.Ancak en büyük eksik,Mr.Olympia ünvanı.Bu konuda üzüntün var mı?

F : Kesinlikle,kazanmam gerekiyordu.Yarışma zamanı bir yokedici gibiyim ve kaybetmekten çok korkarım.
Ancak bugün,en iyilerden biri olarak anılmak,ödülü alamamış olmamın üzüntüsünü bastırıyor.
Mr.Olympia ünvanını almış olmasına rağmen en iyiler arasında gösterilmeyenler de var.

Q : Sana göre kariyerindeki en büyük başarın nedir?

F : Özel hayatım ve kişiliğimin örnek alınıyor olması.
Dezavantajlarla doğdum ama hepsinin üstesinden geldim

Q : Sen kesinlikle kariyerin boyunca harika şeyler yaptın.Peki neden yarışmalara sırtını dönüyorsun?

F : Aslında bu,2000'de ortaya çıkan hastalığımla ilgili.Olympia'dan sonra doktorlar,hastalığımın iyice ilerlediğini ve yaşamımın riske girdiğini söylediler.
Bütün ipler benim elimdeydi.Ya yarışmaya devam edecektim ya da buna son noktayı koyacaktım.

Q : O halde doping kullanmadan yarışmalara döndün,öyle değil mi?

F : İşte çoğu insanın anlamadığı şey bu.Eğer 2000'deki yarışa doping kullanmadan katılmış olsaydım,5 gün sonra hastanede olacaktım.
Böbreklerim bana "Dur,senin kariyerin bitti" dedi;ilaçlı veya ilaçsız.
Benden,antrenmanları durdurmamı istediler,çünkü adele kaybetmiştim.
Ama antrenman yaptığınız zaman,böbrekleriniz o kayıpları tedavi edebiliyor.

Q : İstediğini yiyebiliyorsun herhalde.Rejimin hakkında bilgi verebilir misin?

F : Ben,klasik bir ectomorphum.Bu sebeple sürekli aç hissetmiyorum.Vücudum,sadece aktif olduğum zamanlarda besin almamı söylüyor bana.

Q : Senin zayıf biri olduğunu hayal etmek şaşırtıcı olur

F : Hayır,bakınca anlayabilirsiniz.İnsanlar benim hep yarışmalardaki halimi biliyorlar.
Ama ben doğal olarak adeleli yapıya sahip biri değilim.

Q : Favori vücutçuların kim?

F : Listenin ilk sırasında Ronnie Coleman var.Kendisi benim çok yakın arkadaşım.Evindeki buzdolabında ikimizin Olympia'da yarıştığımız zaman birlikte çekilmiş fotoğraflarımız asılı bulunuyor.
Aynı şekilde Dexter Jackson,Troy Alves,Lee Priest,Melvin Anthony,Mark Dugdale,Marcus Ruhl'ü de beğeniyorum.

Q : Bu sporun geleceği hakkında ne düşünüyorsun?

F : Sporcuların daha çok çalışması gerekecek.Artan imkanlar,daha çok insanı kafa kafaya yarışır hale getirecek.

Q : IFBB,steroidlere yasak uyguluyor.Ne düşünüyorsun?

F : Ben yapacağımı yaptım ama başkalarının iyiliği için doping testlerini destekliyorum.Steroide karşıyım.

Q : İleriki yıllarda Flex'i nasıl göreceğiz?

F : Dövüş sanatları yarışmalarına devam edeceğim

Q : Çok teşekkürler Flex,seninle konuşmak büyük zevkti.



* WanaFit : Sporcu gıdaları satışı yapan Fransız bir firma.


-------------------------------------

Çeviri : Majestik
Kaynak : http://www.musculaction.com/forum/flex-wheeler-t14633.html

 

[Chomoloko]

FLEX WHEELER RÖPORTAJ

Flex Wheeler, 4 kere Arnold Classic Şampiyonu ve 3 kere'de Mr.Olimpia finalisti. Bu röportaj'da kendi ağzından Spora nasıl başladığı, spordaki gelişmeleri ve ona destek çıkanlarla destek çıkmayanları anlatıyor. Ayrıca ilaç kullandığını ve ilaçlardan zarar gördüğünü açıklıyor.

Soru: 1990'ların başı. Flex Wheeler vücutgeliştirmeye adım attı ve birçok hayrana sahip oldu. Bunu kalbinizde hissedebiliyor musunuz? Bize Flex Wheeler'i anlatır mısınız?

FW: Şöyle başladı. 9. sınıftayken kardeşim Darnell ve arkadaşım Mike Garza ile beraber idmanlara başladık. Okuldan sonra Mike'ın arka bahçesine gidip orada idman yapıyorduk daha sonra spor salonuna yazıldık. Bu Dina'nin Fresno daki salonuydu. Mike ve ben ciddi şekilde idmanlara sarıldık -kardeşim Darnell hariç ( gülümsemeler). Birisi bana Vücutgeliştirme müsabakalardan bahsetti. AAU Mr.Fresnoydu ve bana birileri katılmamı söylemişti. Ben mi? Kesinlikle olmaz! Müsabakada ne yapacaktım ki? Belki hayatımda bir yada iki kere ancak vücutgeliştirme dergisi görmüştüm.

Soru: Müsabaka için değilse o zaman konumun neydi?

FW: Ben zayıf kemiklerime kaslar inşa etmek istiyordum. Kesinlikle bir müsabaka için düşünmedim. Yarı çıplak bir şekilde sahneye çıkmak bana aptalca geliyordu. Kim benim vücudumu görmek isteyecekti ki?

Soru: Sonunda ama yarışmaya girdiniz.

FW: Oh evet. Eğer yaşınız 15 ise ve herkes sizin iyi bir genetik yapı ve sağlam vücudunuzun olduğundan bahsediyorsa o zaman rahatça sizi müsabakaya doğru itebilirler.

Soru: 15 yaş çok genç. Nasıl bir poz sergilediniz?

FW: Ben diğer vücutgeliştirmecileri taklit ettim. Kırmızı şarap renginde iç çamaşır taşıyordum ve yenide değildi. Düşünebiliyor musunuz ki seyirciler karşısında böyle bir poz vermeyi? aman Allahım !

Soru: 1989 senesinde Mr.California’yı kazandınız. Bu nasıl gerçekleşti?

FW: Gerçekçi olayım mı? Bana hiç bir anlam katmadı. Yarışmadan sonra eve gittim ve herkes bana : " Wow Flex, sen Mr.California şampiyonu oldun sen bir yıldızsın" dediler. Sadece ben bunu düşünemiyordum bana çok sade geldi.

Daha sonra Jim Manion içeri girer.

FW: Evet, Jim. Biz buluştuk ve bana doğalmısın diye sordu. Doğal? Tabi neden olmasın. Tamam, ben doğalım, her zaman ki gibi. Mevzunun Doping ile ilgili olduğunu hiç bilmiyordum. Ve 1990 senesi geldi. Junior Nationals da kendimi çok iyi hissediyordum ama ikinci sırada yer almayı hazmedemedim. Bir bebek gibi ağlıyordum ve bunu sahneden dışarıdaki merdivenlere kadar sürdürdüm. O zamanlarda yenilgiyle nasıl başa çıkılır bilmiyordum. Sonra devam etmem gerektiğini anladım. Chris Cormier ve Rico McClinton ile Los Angeles de idman yaptım. Rico ve ben, AAU Teenage Black America’ya kendimizi yazdırdık. O yarışmada sadece ikimiz güçlüydük. Rico benden iriydi ve ben düşündüm ki: " Kahrolası, rico beni yere serecek ve elimden kupa'yı alacak." Ama ben onu yere serdim!

Soru: 1991 Amerika Şampiyonasın da Chris Cormier’i şok'a uğrattın değil mi?

FW: Ben ikinci ve Chris dördüncü olmuştu. O, çok kızgındı (gülümseme). Müsabakada yanındaydım ve ona şöyle fısıldadım: " Hiç sorgusuz-sualsiz, benim kazanmam gerekiyordu kardeşim!”

Soru: Özel yaşantınız: İyi mi yoksa Kötü mü?

FW: Çok kötü. Sonuncu! Bir Vücutgeliştirmeci çok pahalı yaşıyor. Spor Salonu, Beslenme, Gıda takviyeleri ve diğer hayatî ihtiyaçlar.

Soru: Bu anlattıkların tabi ki Spor'a olan sevginizi değiştirmedi.

FW: Hayır, ben çok sorumluluk altındaydım. Vücutgeliştirme için herşeyimi vermeye razıydım tâki büyük bir yerlere gelene kadar ve büyük bir kas kütlesine ulaşana kadar. Ama yabancı birilerinin yardımı olmadan yapmam mümkün değildi. Ben Rico ile idman yapıyordum. Neal Spruce benim en iyi arkadaşım ve onunla beslenme programını hallediyordum. Chris Cormier ve Rico, "Roxbury" de kapıcı(güvenlik) olarak çalışıp benim finansal sorunlarımı karşılıyorlardı. Kötü, öyle değil mi? O zamanlarda biraz depresyona uğramıştım. Yarışma için hiç param yoktu. Neal Spruce benim için ödeme yapıyordu. Onsuz ben başaramazdım. Eğer ben ağlasam oda benimle ağlardı. Böyle insanlara hayatta rastlamak kolay değil. Ben son kez yarışmaya girecektim. Eğer bu başarısız geçerse bir daha yarışmalara girmeyecektim.

Soru: 1992 Amerika Şampiyonasına girdiniz. Başardınız. Nasıl geçti yarışma?

FW: Allaha çok şükür. Ben hemen Neal Spruce, Chris Cormier ve Rico'un yanına gittim. Kendi sikletimde kazandım ve toplamda en iyi puana sahip oldum. Joe Weider ve Jim Manion bana birincilik kupasını verdiler. Joe Weider kulağıma şöyle fısıldadı: " Merak etme ben seninle ilgileneceğim". Yapılan anlaşmayla beslenme ihtiyacımı karşıladım ve sonraki sene profesyonel camiaya girdim.

Soru: Ironman yarışmasında Şampiyon olduktan sonra basın(medya) neredeyse hakkında birşey yazmadı.

FW: (gülümseme). Belki birilerine tam uygun gelmedim ama ben hiç bir zaman bir şampiyon gibi ilgi görmedim. İnanmayacaksınız ama ben Amerika'da sadece 5 kere magazin dergilerine kapak oldum. Gerçekten. Bir kere FLEX , NPC News iki kere, IRONMAN bir kere ve Jeff Everson’un Planet Muscle dergisine bir kere kapak oldum. İnanılmaz birşey. Ironman ve Arnold Classic yarışmaları defalarca kazandım ve 2002 senesinde Guinness rekorlar kitabına 21 konu, 27 müsabaka olarak yer almıştım. Üzülmüşüm bu tavırlara ama yılmadım.

Soru: 1993 de Almanya Grand Prix Şampiyonu oldunuz.

FW: Mükemmel bir sonuçla birinci oldum. Lee Haney yarışmayı bırakmıştı ve ben Olimpia haftasına çok iştahlıydım. Oraya gelmek ve herkesi yenmek istiyordum. Atlanta'da inanılmaz bir gece yaşandı. Tarih de ilk defa bir amatör vücutgeliştirmeci Profesyonellerin arasında ikinci oldu. Birinci Dorian Yates olmuştu ve ben ikinciydim.

Soru: Belli bir dönem, Shaw Ray'i zencilerin en büyük umudu olarak göstermiştiniz.

FW: Büyük bir reaksiyon vardı ve ben seminerlerde çok konuşmalıydım. 9 haziran 1994 senesinde ağır bir araba kazası geçirdim ve boynumun iki bölgesinden sakatlandım. Burada bütün vücutgeliştirme kariyerim durdu. Hiç gelirim olmadı. Haftalarca sıkıntı çektim.

Soru: Joe Weider ile sponsorluk anlaşmanız seni kurtarmadı mı?

FW: Buna inanmıştım. Weider grubu bana, beni sponsorluktan çıkardıklarını yazan bir Faks gönderdi. Sebep olarak'da reklam amaçlı sahnelere çıkamıyor olmamdı. Günlerce Weider'e ulaşmaya çalıştım ama ulaşamadım. Hiç bir Allahın kulu beni arayıp da yaşıyormuyum yaşamıyormuyum diye sormadı. Ben cevaben Faks çekmiştim. Arnold Classic ile Ironman yarışmalarına girmek için beni almalarını istemiştim. Ama olmadı. Ben evimi, Harley Davidson motorumu ve bütün eşyalarımı kayıp ettim. Yine Neal Spruce benim hayatımı kurtardı. Kız arkadaşım beni yanına aldı ve evinde barındırdı.

Soru: Peki onları daha sonra şaşırttın mı?

FW: Hayır. Denememe rağmen olmadı. 1995 senesinde South Beach Pro Invitational yarışmasında birinci oldum. Ironman yarışmasına da alındım. Mr.Olimpia'ya girdim o kadar iyi sporcu arasından 8. oldum. Ama kimsenin dikkatini çekemedim ve Joe beni hala o kazadan önceki gibi formsuz düşünüyordu.

Soru: Konuyu açar mısınız?

FW: Bu gerçekten de büyük bir hayal kırıklığıdır. İnsanların güveni zayıftı ama ben kendi başarımdan memnundum. Çok ağır bir kazayı atlattım kaldı ki bu kaza hayatıma mal olabilirdi. Hatırlıyor musunuz hani Dorian Yates bizeps yırtılması geçirmişti de basın da bir kahraman olarak yansıtılmıştı? Ben bu safhada gösterdiğim başarı kimsenin gözüne batmadı.

Soru: Ama magazinler senin üzerine haberler yazdılar.

FW: Bütün magazinciler bana tersti. Bir gün seni kahraman yaparlar ertesi günü seni aşağıya çekerler.

Soru: Ama sen yinede kuvvetli bir geri dönüş yaptın (Comeback) ?

FW: 1996 senesi süperdi. Ironman yarışmasını kazandım ve Arnold Classic’de Kevin Levrone'un arkasından ikinci olmuştum.Canada Pro CUP’da Ronnie Coleman kazanmıştı ve ben çok üzülmüştüm. Her yarışma güzel geçiyordu başarılıydım ama Mr.Olimpia'da sorun çıktı ve her nasıl olduysa 4. oldum. Hayal kırıklığına uğradım.

Soru: Arnold Schwarzenegger'i etkilemiştin.

FW: 1997 Arnold Classic’de beni vücutgeliştirme âleminin en iyi vücutcusu olarak tanıtmıştı ve bu benim çok hoşuma gitti.

Soru:1998 Arnold Classic yarışmasından sonra ikinci baharınızı yaşadınız.

FW: Dorian Yates müsabakalardan çıkınca bende Mr.Olimpia 98'i kazanmak için çalıştım. Ama Ronnie beni 3 puanla geçti ve kazandı. Daha sonra Weider ona sponsorluk teklifi sundu. 3 puan için.

Soru: Siz sadece Mr.Olimpia da değil, birçok yarışmalarda Ronnie ile karşılaştınız.

FW: Benim bu Realiteyi kabul etmem gerekiyordu. Bir Mr.Olimpia’yı devirmek o kadar basit değildi. Mr.Olimpia 99’da 8kg daha fazla hacimliydim ve formumda eskiye göre çok iyiydi. Ronnie beni mükemmel bir sonuçla kazanmıştı.

Soru: 2000 senesinde ne oldu?

FW: Ironman Pro’da Chris Cormier beni geçti. Kahrolası! Çok kötü vurulmuştum. Ama Arnold Classic’de iyiydim ve onu yok ettim (gülümsemeler).

Soru: Mr.Olimpia2000 de yine eski formunuzdaydınız.

FW: Bu kadar övgüler ha, bu hoşuma gidiyor(gülümsemeler). 2000 senesi çok iyiydi ama aynı zamanda benim son duruşumdu. Mr.Olimpia'da üçüncü olmuştum. Önümde Kevin Levrone ve Ronnie Coleman vardı. Weider’in her adamı beni devirmişti(kafayı sallar). Ve ben hasta oldum, hastaneye gittim. Colitis’le savaşıyordum.

Soru: Ama böylece kendinizi toparlayacak ve düşünecek zamanınız oldu.

FW: Kim uzanırsa düşünecek zamanı olur. Arkadaşlarım ve Rico beni Hristiyan yapmak için uğraştılar. 2000 Kasım’da beraber İncil kitabını okumaya ve eğitim almaya başladık. Her gün okuyorduk. 28 Haziran 2001 senesinde Allah’a bir can borcum olduğunu anladım ve 29.'unda bilinçlenerek Steroid(doping) maddelerini tamamen almayı bıraktım.

Soru: Tamamen temiz miydin(ilaçsız) ?

FW: Hiç bir şey almıyordum. Ben genç bir Hristiyan oldum ve kötülerle savaşıyordum. Kiliselerde konuşmayı seviyorum. Bio-Chem beni bıraktı ve ben 2001 Eylülden beri işsizdim. Özel Antrenör olarak kendimi adadım.

Soru: Tamam, bana gerçeği söyle: Vücutgeliştirme sporu kazançlı bir spor mudur? Bu sporla iyi bir hayat sürülebilinir mi?

FW: Finansal yönünden çok zor ve biz neredeyse hiç takip edilmiyoruz. Dünyadaki insanlar Mr.Olimpia Şampiyonasını diğer spor branşlardaki gibi bilmezler. Hayat geçimi için maddiyat artıyor, sporcuların gelirleri artıyor. Sadece Weider'in ki duruyor.

Soru: O zaman bir B planına sahip olmak lazım.

FW: Kesinlikle. Genç vücutgeliştirmecilere benim en önemli tavsiyemdir. Ödevinizi yapın. Kendinizi yetiştirin ki daha hayal kırıklığına uğramayasınız yada parasal yönden işinizi kayıp etmeyesiniz. Vücudunuza sorun bakalım daha bu işe ne kadar ümitli. Eğer cevabınızı aldıysanız yolunuzu ona göre çizin ve devam edin.

Soru: 1990’lı yıllarda vücutgeliştirme yıldızıydınız. Bir vücutgeliştirmenin hayal ettiği şeylere sahip oldunuz. Kendinizi şanslı hissetmiyor musunuz?

FW: Ben hiç bir zaman şanslı değildim. Vücutgeliştirme sporu sağlıklı değil. Arnold zamanındaki arkadaşlık bağları bugün yok. Bunun sebebi vücutgeliştirmeciler değildir. Profesyonel vücutgeliştirme sporu bu hale getirilmiştir.

Soru: Bunun sebebi herhalde parasal yönlerdir.

FW: Para herşeyin köküdür ve biz bununla yaşıyoruz. 1993’e kadar Weider’den ben hep artırımlı maddî gelir sahip oldum. 1993’den sonra bu kesilmişti. Ama bundan sonra'da yarışmaları kazanmaya başlamıştım. Benden çok kötü olan ve yanımda poz verecek formu olmayan sporcular daha fazla para alıyor ve özel şov’lara çıkıyordu. Bu insani kızdırır tabi.

Soru: Biraz hastalığınızdan bahseder misiniz?

FW: Aslında bu birden fazla hastalıktır. Benim bir ayağım çukurdaydı. Siz hiç fokal segmentaler Glomerulosklerose(FSGS) diye bir şey duydunuz mu?

Soru:Kulağa hiç hoş gelmiyor.

FW: Bu insanlarda öldürücü bir böbrek hastalığıdır. İyileşme ilacı yok, terapisi tedavisi yok. Sadece yeni bir böbrek transplantasyonu ile iyileşme durumu var ve siz bu böbreği bulamazsanız ciddi sorunlar yaşayabilirsiniz nitekim bu bende oldu.

Soru:Ne zaman oldu bu?

FW: Mr.Olimpia 2000 yarışmasından sonra.

Soru: Suçu Steroidlere mi verdiniz ?

FW: Doktorlarım hayır dedi ama steroidlerin bana hiç iyi yaklaşmadığını biliyorum. Müsabakadan önce steroidler beni rahatsız etmesine rağmen ben müsabaka zamanına kadar aynı şekilde alıyordum. Çok delice bir seçimdi ve öldürücü. Bu IRONMAN2003’de oldu. Diagnoz sonrasında doktorlar bana gerçeği söyledi. "Flex, senin durumun bundan sonra düzelmeyecek. Biz elimizden geleni yaparız ve senin iyi hissetmeni sağlarız ama bir gün mutlaka yeni böbreğe ihtiyacın olacak”. Ben hastaneden çıktım ve kendimi iyi hissediyordum. Ama para kazanmak için hiç bir yolum yoktu. Bir ara adımı ‘Dopingli sporcu’ şeklinde değiştirdiler. Ben hiçbirisine kafa takmadım ve sağlığım elverdiği süre içerisinde ıslık çalıp yoluma devam ederek para kazanmalıydım.

Soru:Sağlığa ıslık çalmak mı? Aman Allahım!

FW: Evet. Bunu söylemekten utanıyorum ama ben 2003 senesinde doğallın dışında başka bir boyuttaydım. Çok para kazanmak istiyordum ama istediğim gibi olmadı. Tamamen ters döndüm. Bu ölümünü arayan birisi gibiydi ve ölüm de çok yakındı.

Soru:Ama IRONMAN da başardınız.

FW: Jay Cutler ve Melvin Anthony’nin arkasında üçüncü olmuştum. Vücudumda bir şeyler doğru gitmiyordu. Vücuttan suyu atamaz oldum. Bir kaç gün sonra ailemle kiliseye gittiğimde tepkiler görülmeğe başlamıştı. Titremeye başlıyordum ve bir şeyler ters gidiyordu. Eşim hemen beni acile götürdü. Yaşam ile Ölüm arasındaydım. Beni Diyaliz makinesine soktular ve burada hemen böbrek aramaya koyuldular. Doktorların dediğini yapmak zorundaydım yoksa ölmüştüm.

Soru:Kilise'den bir kız sana böbreğini sunmuş. İlginç bir hikaye!

FW: O olmasaydı ben şimdi hayatta olmazdım. Daha sonra başka operasyonlarda gerçekleşti. Ve ben geriye kalan ömrüm için sürekli ilaçlar almalıydım. Bu aralar az ilaç alıyorum ama hergün ilaç yutmaya artık alıştım.

Soru:Büyük yaranız mı var?

FW: Evet ama ben onu görünce yaşadığımı hatırlıyorum. Bana sağdan gideceğimi hatırlatıyor. Rabbime şükürler olsun.

Soru:İyi FIT(formda) görünüyorsunuz?

FW: Benim çok şansım var. Biliyor musunuz benim ASC-Karate Şampiyonluğunu 2005’de kazandığı mı?

Soru:Evet. İyi bir sonuç.

FW: Teşekkürler adamım. Dövüş sporu çok iyi bir karşılaşma sporudur. Böylece ben devam yarışmalara katılabiliyorum. Genel anlamda kendimi iyi hissediyorum. Kötü günlerimde var tabi. Böyle bir ortamda olan insan eski kondisyonunu geri alamaz. Ve sonra ölüm tehlikesi gelir. Ben ölümün yüzünü yakından gördüm ve karım ile çocuğuma baktım onlar bensiz ne yapar diye.

Soru:Meslek olarak da şimdi tam formdasınız.

FW: Evet. Ben Muscular Development dergisi için çalışıyorum, benim bir kuvvet sporum var, iyi bir düşüncem var. Ailemin sevgisi var. Rabbim bana ikinci, üçüncü ve dördüncü bir şans verdi ve ben bu şansları boşa çıkarmayacağım. Ben Hardbody Entertainment'in başkanıyım. Bu bir Sportevent-agentur işlemidir. Arnold Classic'in baş Sponsoruyduk. Mr.Olimpia06’da biz Olimpia-Webcast yaptık. Ayrıca ben Flex Wheeler's Choppers'in sahibiyim. Ekzotik bir motorsiklet yapıyoruz. Bu müşterilerin isteği üzerine yapılanma şekillenme oluyor. Çocuklarım büyüyor ve ileride mükemmel bir hayat bizi bekliyor.




Röportajı yapan:

Rod Labbe (2007 Mayıs)

Tercüme:
BulkPower (2007)

 

[forced hero]

Flex Wheeler estetik açıdan en başarılı bulduğum sporculardan biridir, güzel röportaj olmuş.

 

[-RevoLt-]

Flex Wheeler estetik açıdan en başarılı bulduğum sporculardan biridir, güzel röportaj olmuş.

vücudunda myostatin salgınlanmadığından ya da normal bir insana nazaran daha az salgılandığından böylesine güzel bir vücudu var.

hakikaten takdir edilesi.