FiziCisT
Üye
Geçenlerde izlediğim bir film hayatımdaki akışı belli oranda baya bir değiştirdi. Filmin orjinal adı " interstellar" (yildizlararasi) . Filmde şimdiye kadar bilim kurgu filmlerinde çok da vurgu yapılmayan karadelik , solucan deliği , izafiyet kanunu , zamanın goreceliligi ve yerçekimi gibi bir çok hususu ön plana taşıyor. Filmi izlemenizi kuvvetle tavsiye ediyorum. Bu arada ufak bir dipnot geceyim : filmin imdb puanı 8.8 ve film müzikleri sizi gerçekten uzayın atmosferinde sahlandiriyor.
Asıl konumuza geleyim. Konuda büyük bir tahminden bahsettim ki daha ilerisi bir iddia ortaya atmak Cenab-ı Allah 'a karşı bur saygısızlık olur . Onun hikmetle yaptığı işlere ben kurban olurum.
Karadelikler konusunda ufak bir bilgi vereyim. Yıldızların sönmesi sonucu oluşan ve yıldızın yanma olayınınin bitmesinden sonra buzulerek kutlece fiziğin tanımıyla sonsuz hale gelip insan aklının alamayacağı bir yoğunluğa kavusmasiyla oluşuyor. Bu yoğunluk o kadar fazla ki dünya eğer bir karadelik gibi buzulecek olsa avucumuzun içine sığacak büyüklükte bir top kadar olacağını size ayrıca hatırlatayım. Ve bu inanılmaz yoğunluk beraberinde o kadar kuvvetli bir çekim alanı olusturuyorki ışık dahi bu çekim alanından kacamiyor, zaman ise bukulmekten merkezinde ise tamamen durmaktan kurtulamıyor . Ve oluştuğu andan itibaren etrafındaki herşeyi içine çekerek büyümeye devam ediyor . Ve bu böyle sürekli devam ediyor . İşin tuhafı her galakside tam merkeze oturtulmuş bir karadeligin var olması . Bu insanın aklına şu soruyu getiriyor . Neden bütün galaksilerde merkezde yer alıyor ? Yoksa kıyamet günü üzerlerine atfedilen o vazife için mi bekliyorlar. Şimdi bazı ayetlere yukarıdaki bilgiler ışığında bakmanızı istiyorum :
'Sarmal yollar ve yörüngeler' sahibi Göğe andolsun!
[ZARİYAT (51)/7]
Ve Biz, her şeyden 'iki eş(çift)' yarattık. Umulur ki, öğüt alıp-düşünürsünüz.
[ZARİYAT (51)/49]
Çöktüğü zaman yıldıza andolsun!
[NECM(53)/1]
Ey cin ve insan toplulukları, eğer göklerin ve Arz'ın sınırlarından, nüfuz etmeye(aşıp-geçmeye) güç yetirebilirseniz, yapın! Nüfuz edemezsiniz, ancak bir 'sultan'(üstün bir güç)müstesna.
[RAHMAN (55)/33]
O zaman ki, Gök yarılır, 'yağ gibi kızarmış' olur.
[RAHMAN (55)/37]
Hayır, yıldızların çöktüğü yere(karadeliğe) yemin ederim.
Şayet bilirseniz, bu azim(büyük) bir yemindir.
[VAKIA(56)/75-76]
Muhakkak onlar, o (Kıyamet) gününü, uzak görüyorlar.
Biz ise, onu, yakın görüyoruz.
O gün Gök, 'kızgın zeytinyağı' gibi.
Dağlar da, 'atılmış yün' gibi olur.
[MEARİC(70)/6-9]
Gök, 'yarılıp-çatlamış' ve (Allah'ın) vaadi yerine gelmiştir.
[MÜZEMMİL(73)/18]
"Kıyamet Günü ne zamanmış" diye soruyor.
O zaman ki, göz 'kamaşıp-kayar'.
Ay kararır.
Güneş ve Ay birleşir.
[KIYAMET(75)/6-9]
Yıldızlar 'söndürüldüğü' zaman!
Gök, 'çatlayıp- yarıldığı' zaman!
[MÜRSELAT(77)/8-9]
Güneş, 'körleştirildiği' zaman!
Yıldızlar, 'söndürüldüğü' zaman!
Dağlar, 'yürütüldüğü' zaman!
[TEKVİR (81)/1-3]
Denizler, 'kaynatıldığı' zaman'
Nefisler, 'birleştiği'(eşleştiği) zaman!
[TEKVİR (81)/6-7]
Gök, 'soyulup-söküldüğü' zaman!
[TEKVİR (81)/11]
Hayır! Yemin ederim 'Hunnasa' (Karadeliğe)!
'Künnasın' civarına (Kozmik Süpürge'ye-Olay Ufku'na)!
[TEKVİR (81)/15-16]
Gök, 'çatlayıp-yarıldığı' zaman!
Yıldızlar, 'dağılıp-saçıldığı' zaman!
Denizler, 'fışkırtıldığı' zaman!
[İNFİTAR (82)/1-3]
Göğe ve 'Tarık'a (burgulu yola) andolsun!
Nedir 'Tarık' bilir misin?
'Delik yıldız'dır (karadelik)!
[TARIK (86)/1-3]
'Dönüşümlü' olan Göğe andolsun!
[TARIK (86)/11]
De ki: "İnfilakın(patlamanın) Rabb'ine sığınırım!"
[FELAK(113)/1]
Ve çöktüğü zaman, karanlığın şerrinden!
[FELAK(113)/3]
Ayetlerde üzerine bu kadar kuvvetli yemin edilen bir yıldız yerinden bir karanlıktan açıkça bahsediliyor . Kıyamet de herşeyin başladığı yere iade olacağını söylüyor ki bu da big bang patlamasıyla iki gaz bulutu ve iki büyük kutlenin patlama sonucu uzayı ve gezegenleri var etmesinin tersine dönerek herşeyin başlangıca döneceğini söylüyor.
Fizikcilerin bazıları karadeliklerin bir zaman geçidi olduklarını da ortaya atması ayetlere bakıldığında farklı bir zaviye kazandırıyor. Çünkü insanlara ve cinler gibi başka boyutlarda yaşayan varlıklara ayette açıkça çağrıda bulunuyor Allah (c.c.). Güç yetirebilirseniz irfana geçin ama yapamazsınız diye de ekliyor. Sadece bir sultan dan bahsediliyor ki onun sırrı yine Allah (c.c.) da gizli.
Gelelim büyük tahmin dediğimiz kıyamet senaryosuna ki bugüne kadar zombilesmis dünyadan tutun da göktaşının çarpmasına ve hatta güneşin sönmesine kadar bir çok senaryo atıldı ortaya . Benim senaryonun ki bu konuda da bazı argümanlar mevcut , galaksilerin merkezindeki karadelikler herşeyi yutmaya devam ettikleri bu süreçte bir şey onları tetikleyecek ve bir ayette de şu şekilde diyor semada o gün bir zaaflik olur . Evet bu zaafiyet belki manyetik alanda belki yercekiminde belki de hiç tahmin etmediğimiz bir noktada cereyan edip bu inanılmaz karadelikleri tetikleyecek ve ışte o zaman ayetlerde tasvir edilen olaylar olmaya başlayacak. Karadelikler çok güçlü çekim gücüne sahip demiştik. Bunun neticesinde sema yirtilacak , yer yüzü ve yıldızlar buzulecek , güneş sondurulecek , o çekim alanından sular kabaracak , yer altındaki lavlar kaynayıp yüzeye fiskiracak ,dağlar bu çekim alanından kacamayacak ve yürütülecek paramparca olacak , bizim madde dediğimiz şey buzulecek , küçülecek ve nihayetinde herşey başlangıçta olduğu şeye iade olacak . Bu kimilerine göre iki gaz bulutu ve belki de sadece iki küçük çekirdek bunu Allah bilir. Onun kudretiyle harekete geçen karadelikler herşeyi nokta hükmüne getirebilir . Bakıldığı zaman bir göktaşının çarpması belki dünyada kıyamet etkisi yaratabilir ama uzayda asla başka bir etkisi olmayacaktır. Bu senaryo yine bir tahmin olmaktan ileri gidemese de ayetler ve bilimsel araştırmaların kuvvetle desteklediği bir senaryo.
Yazıma şimdi bu yazıyı yazarken aklıma gelen inanilmaz bir benzerlikle bitirmek ve herbirinizi düşüncelere dalarken bu anlattıklarımı tefekkur etmeniz dileğiyle noktalamak istiyorum.
Biliyorsunuz kıyamet günü iki defa Sur ' a uflenecek . Bu Sur o kadar büyükmüş ki onun sesini duyanlar sarhoş olacakmış. Ve onun şekli o kadar büyükmüş ki uzayı içine alacak bir huni gibiymis . Karadeliklerin şeklinin de bir huniye benzetildigini , fizikcilerin özellikle bunu beyan ettiklerini ayrıca beyan etmek istiyorum . Aklıma gelmişken bunu da ekleyeyim dedim. Selametle...
HTC One cihazımdan gönderildi
Asıl konumuza geleyim. Konuda büyük bir tahminden bahsettim ki daha ilerisi bir iddia ortaya atmak Cenab-ı Allah 'a karşı bur saygısızlık olur . Onun hikmetle yaptığı işlere ben kurban olurum.
Karadelikler konusunda ufak bir bilgi vereyim. Yıldızların sönmesi sonucu oluşan ve yıldızın yanma olayınınin bitmesinden sonra buzulerek kutlece fiziğin tanımıyla sonsuz hale gelip insan aklının alamayacağı bir yoğunluğa kavusmasiyla oluşuyor. Bu yoğunluk o kadar fazla ki dünya eğer bir karadelik gibi buzulecek olsa avucumuzun içine sığacak büyüklükte bir top kadar olacağını size ayrıca hatırlatayım. Ve bu inanılmaz yoğunluk beraberinde o kadar kuvvetli bir çekim alanı olusturuyorki ışık dahi bu çekim alanından kacamiyor, zaman ise bukulmekten merkezinde ise tamamen durmaktan kurtulamıyor . Ve oluştuğu andan itibaren etrafındaki herşeyi içine çekerek büyümeye devam ediyor . Ve bu böyle sürekli devam ediyor . İşin tuhafı her galakside tam merkeze oturtulmuş bir karadeligin var olması . Bu insanın aklına şu soruyu getiriyor . Neden bütün galaksilerde merkezde yer alıyor ? Yoksa kıyamet günü üzerlerine atfedilen o vazife için mi bekliyorlar. Şimdi bazı ayetlere yukarıdaki bilgiler ışığında bakmanızı istiyorum :
'Sarmal yollar ve yörüngeler' sahibi Göğe andolsun!
[ZARİYAT (51)/7]
Ve Biz, her şeyden 'iki eş(çift)' yarattık. Umulur ki, öğüt alıp-düşünürsünüz.
[ZARİYAT (51)/49]
Çöktüğü zaman yıldıza andolsun!
[NECM(53)/1]
Ey cin ve insan toplulukları, eğer göklerin ve Arz'ın sınırlarından, nüfuz etmeye(aşıp-geçmeye) güç yetirebilirseniz, yapın! Nüfuz edemezsiniz, ancak bir 'sultan'(üstün bir güç)müstesna.
[RAHMAN (55)/33]
O zaman ki, Gök yarılır, 'yağ gibi kızarmış' olur.
[RAHMAN (55)/37]
Hayır, yıldızların çöktüğü yere(karadeliğe) yemin ederim.
Şayet bilirseniz, bu azim(büyük) bir yemindir.
[VAKIA(56)/75-76]
Muhakkak onlar, o (Kıyamet) gününü, uzak görüyorlar.
Biz ise, onu, yakın görüyoruz.
O gün Gök, 'kızgın zeytinyağı' gibi.
Dağlar da, 'atılmış yün' gibi olur.
[MEARİC(70)/6-9]
Gök, 'yarılıp-çatlamış' ve (Allah'ın) vaadi yerine gelmiştir.
[MÜZEMMİL(73)/18]
"Kıyamet Günü ne zamanmış" diye soruyor.
O zaman ki, göz 'kamaşıp-kayar'.
Ay kararır.
Güneş ve Ay birleşir.
[KIYAMET(75)/6-9]
Yıldızlar 'söndürüldüğü' zaman!
Gök, 'çatlayıp- yarıldığı' zaman!
[MÜRSELAT(77)/8-9]
Güneş, 'körleştirildiği' zaman!
Yıldızlar, 'söndürüldüğü' zaman!
Dağlar, 'yürütüldüğü' zaman!
[TEKVİR (81)/1-3]
Denizler, 'kaynatıldığı' zaman'
Nefisler, 'birleştiği'(eşleştiği) zaman!
[TEKVİR (81)/6-7]
Gök, 'soyulup-söküldüğü' zaman!
[TEKVİR (81)/11]
Hayır! Yemin ederim 'Hunnasa' (Karadeliğe)!
'Künnasın' civarına (Kozmik Süpürge'ye-Olay Ufku'na)!
[TEKVİR (81)/15-16]
Gök, 'çatlayıp-yarıldığı' zaman!
Yıldızlar, 'dağılıp-saçıldığı' zaman!
Denizler, 'fışkırtıldığı' zaman!
[İNFİTAR (82)/1-3]
Göğe ve 'Tarık'a (burgulu yola) andolsun!
Nedir 'Tarık' bilir misin?
'Delik yıldız'dır (karadelik)!
[TARIK (86)/1-3]
'Dönüşümlü' olan Göğe andolsun!
[TARIK (86)/11]
De ki: "İnfilakın(patlamanın) Rabb'ine sığınırım!"
[FELAK(113)/1]
Ve çöktüğü zaman, karanlığın şerrinden!
[FELAK(113)/3]
Ayetlerde üzerine bu kadar kuvvetli yemin edilen bir yıldız yerinden bir karanlıktan açıkça bahsediliyor . Kıyamet de herşeyin başladığı yere iade olacağını söylüyor ki bu da big bang patlamasıyla iki gaz bulutu ve iki büyük kutlenin patlama sonucu uzayı ve gezegenleri var etmesinin tersine dönerek herşeyin başlangıca döneceğini söylüyor.
Fizikcilerin bazıları karadeliklerin bir zaman geçidi olduklarını da ortaya atması ayetlere bakıldığında farklı bir zaviye kazandırıyor. Çünkü insanlara ve cinler gibi başka boyutlarda yaşayan varlıklara ayette açıkça çağrıda bulunuyor Allah (c.c.). Güç yetirebilirseniz irfana geçin ama yapamazsınız diye de ekliyor. Sadece bir sultan dan bahsediliyor ki onun sırrı yine Allah (c.c.) da gizli.
Gelelim büyük tahmin dediğimiz kıyamet senaryosuna ki bugüne kadar zombilesmis dünyadan tutun da göktaşının çarpmasına ve hatta güneşin sönmesine kadar bir çok senaryo atıldı ortaya . Benim senaryonun ki bu konuda da bazı argümanlar mevcut , galaksilerin merkezindeki karadelikler herşeyi yutmaya devam ettikleri bu süreçte bir şey onları tetikleyecek ve bir ayette de şu şekilde diyor semada o gün bir zaaflik olur . Evet bu zaafiyet belki manyetik alanda belki yercekiminde belki de hiç tahmin etmediğimiz bir noktada cereyan edip bu inanılmaz karadelikleri tetikleyecek ve ışte o zaman ayetlerde tasvir edilen olaylar olmaya başlayacak. Karadelikler çok güçlü çekim gücüne sahip demiştik. Bunun neticesinde sema yirtilacak , yer yüzü ve yıldızlar buzulecek , güneş sondurulecek , o çekim alanından sular kabaracak , yer altındaki lavlar kaynayıp yüzeye fiskiracak ,dağlar bu çekim alanından kacamayacak ve yürütülecek paramparca olacak , bizim madde dediğimiz şey buzulecek , küçülecek ve nihayetinde herşey başlangıçta olduğu şeye iade olacak . Bu kimilerine göre iki gaz bulutu ve belki de sadece iki küçük çekirdek bunu Allah bilir. Onun kudretiyle harekete geçen karadelikler herşeyi nokta hükmüne getirebilir . Bakıldığı zaman bir göktaşının çarpması belki dünyada kıyamet etkisi yaratabilir ama uzayda asla başka bir etkisi olmayacaktır. Bu senaryo yine bir tahmin olmaktan ileri gidemese de ayetler ve bilimsel araştırmaların kuvvetle desteklediği bir senaryo.
Yazıma şimdi bu yazıyı yazarken aklıma gelen inanilmaz bir benzerlikle bitirmek ve herbirinizi düşüncelere dalarken bu anlattıklarımı tefekkur etmeniz dileğiyle noktalamak istiyorum.
Biliyorsunuz kıyamet günü iki defa Sur ' a uflenecek . Bu Sur o kadar büyükmüş ki onun sesini duyanlar sarhoş olacakmış. Ve onun şekli o kadar büyükmüş ki uzayı içine alacak bir huni gibiymis . Karadeliklerin şeklinin de bir huniye benzetildigini , fizikcilerin özellikle bunu beyan ettiklerini ayrıca beyan etmek istiyorum . Aklıma gelmişken bunu da ekleyeyim dedim. Selametle...
HTC One cihazımdan gönderildi