SCHWARZXXL
Özel Üye
Karasan muhalifsin ama haklısın da.
Bu aşırı övme bir miktar meseleye hakim görüntüsü çizme çabasından da kaynaklanıyor. Bu spora doymuş bir kişi herhalde "vay baba süpersin" seviyesindeki iltifata itibar etmez.
Ama gerçekten işe hakim olmayan bu gerçekten bihaber olacaktır.
Bu aşırı övme bir miktar meseleye hakim görüntüsü çizme çabasından da kaynaklanıyor. Bu spora doymuş bir kişi herhalde "vay baba süpersin" seviyesindeki iltifata itibar etmez.
Ama gerçekten işe hakim olmayan bu gerçekten bihaber olacaktır.
Vallahi bence körü körüne hayranlık çok hoşa gitmiyor.
Düşünsenize, bir alanda çok iyisiniz ama sizi anlamayan birisi, size müthiş methiyeler düzüyor, hayranlığını dile getiriyor.
İşi anlayan birisinin yerinde eleştirileri kadar dikkat çekmez, önemsenmez.
Bunun bir örneğini Ahmet Enünlü Hocamızın yanında yaşadım, Şampiyon isimli, Hocanın kendisine ait salonunu işlerine bakan bir arkadaş, sohbet esnasında, 1976 IFBB Amatör Dünya Şampiyonası resimlerine bakarken, hocam, hepsinden iyiymişsin be, hakkını yemişler gibi bir laf etti.
Ben karşı çıktım, hocama büyük bir hayranlığım olmasına rağmen, o sene Robby Robinson gerçekten inanılmaz olduğu için, yarışmayı hakkıyla kazanmıştı.
Şimdi gidipte, hakkın yendi, sen birinci olacaktın Hocam! demek inanın hoşgörür bir tebessümle karşılanır, hoşa gitmez, sadece, eyvallah sağolasın denir.
Bunları neden yazıyorum hemen söyleyim.
Bir insan sevildiği kadar anlaşılmak ister bence, onu iyi değerlendirip anlamadan, hayran olup göklere çıkarmak, anlayıp daha ölçülü olarak sevmek kadar mutlu etmez bir sporucuyu, ya da herhangibir üstad olmuş bir kişiyi.
Nacizane fikrimi bu vesileyle söylemek istedim.