Unutamadığımız şiirler...

Gidene kal demeyeceksin. ..
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git demek asillere yakışır
Kimseye hak etmediğinden fazla değer verme,yoksa değersiz olan hep sen olursun...
Düşün...
Kim üzebilir seni senden başka?
Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen?
Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen?
Kim yıkar, yıpratır sen izin vermezsen?
Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
Her şey sende başlar, sende biter...
Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama sevgisini...
Ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz. ..

Öyle bir hayat yaşadım ki cenneti de gördüm cehennemi de.
Öyle bir aşk yaşadım ki tutkuyu da gördüm pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayatı en önden, kendimi bir sahnede buldum Oynadım.
Öyle bir rol vermişlerdi ki okudum okudum anlamadım.

Kendi kendime konuştum bazen evimde, hem kızdım hem güldüm halime.
Sonra dedim ki söz ver kendine
Denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin,
Uçmayı biliyorsan düşmeyi de bileceksin,
Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredeceksin.
Öyle hayat yaşadım ki son yolculukları erken tanıdım.
Öyle değerliymiş ki zaman hep acele etmem bundan anladım.

NIETSZCHE
 
'beyaz gül'
'ümit yaşar oğuzcan' şiiridir.

seni arıyorum kalabalık caddelerde
tanımadığım insanlar geçiyor, sen yoksun
perişan hayallerimin başladığı yerde
sana sesleniyorum sana duyuyor musun

beyaz güller açtı bahçelerde sevdiğin
ya şu karanfil? o baygın kokulu çiçek
gel, yalnızlık bahçeme gel, beyazlar giyin
anladım ki bu ömür sensiz geçmeyecek

odamı süsleyen ellerini uzat
hazzından dile gelsin bastığın halı
açılsın sevincinden perdeler kat kat
işık ve ateş senin için yanmalı

sonra çevir düğmesini radyonun
sevdiğin musiki dolsun odama
dinle şarkısını büyük koronun
beni düşün, beni düşün ağlama

içimden bir ses diyor ki: -sabret
sonu gelecek bu yalnızlığın
bütün aynalar gülecek elbet
açılacak kapılar ansızın

yalnız sen varsın beyaz gül’üm
evde, caddede ve sokakta
bir eylül akşamı gördüğüm
o beyaz hayalsin uzakta

yakınsın yalnızlık kadar
uzaksız yakınmış gibi
sensiz yaşadığım yıllar
bu kadar güzel değildi

yeter gel artık yeter,
karanfiller açtı gel
kış bahçesinde güller
beyaz güller açtı gel
 
Gidene kal demeyeceksin. ..
Gidene kal demek zavallılara,
Kalana git demek terbiyesizlere,
Dönmeyene dön demek acizlere,
Hak edene git demek asillere yakışır
Kimseye hak etmediğinden fazla değer verme,yoksa değersiz olan hep sen olursun...
Düşün...
Kim üzebilir seni senden başka?
Kim doldurabilir içindeki boşluğu sen istemezsen?
Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen?
Kim yıkar, yıpratır sen izin vermezsen?
Kim sever seni, sen kendini sevmezsen?
Her şey sende başlar, sende biter...
Yeter ki yürekli ol, tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşama sevgisini...
Ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz. ..

Öyle bir hayat yaşadım ki cenneti de gördüm cehennemi de.
Öyle bir aşk yaşadım ki tutkuyu da gördüm pes etmeyi de.
Bazıları seyrederken hayatı en önden, kendimi bir sahnede buldum Oynadım.
Öyle bir rol vermişlerdi ki okudum okudum anlamadım.

Kendi kendime konuştum bazen evimde, hem kızdım hem güldüm halime.
Sonra dedim ki söz ver kendine
Denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin,
Uçmayı biliyorsan düşmeyi de bileceksin,
Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredeceksin.
Öyle hayat yaşadım ki son yolculukları erken tanıdım.
Öyle değerliymiş ki zaman hep acele etmem bundan anladım.

NIETSZCHE

internette dolaşan iki ayrı nietzsche şiiri
aslında benim soru işaretlerim ikincisi üzerinde yoğunlaşıyor
şarkı sözü yazan bireylerinin birinci çalıntı noktasını bu deli adam
oluşturuyor, eğer bu şiirler gerçekten onunsa tabiki?
genede emin olmak istiyorum böyle buyurdu zerdüştü evire çevire defalarca okuyan bi insan olarak lise 1 yaşlarımdan beri?
bu şiirler gerçekten nietzche'e ait mi hiç bir yerde kaynak yok
bu işi araştırmalıydım yanıt bulamazsam araştırma işini yeniden yazcam aklımathums:
 
internette dolaşan iki ayrı nietzsche şiiri
aslında benim soru işaretlerim ikincisi üzerinde yoğunlaşıyor
şarkı sözü yazan bireylerinin birinci çalıntı noktasını bu deli adam
oluşturuyor, eğer bu şiirler gerçekten onunsa tabiki?
genede emin olmak istiyorum böyle buyurdu zerdüştü evire çevire defalarca okuyan bi insan olarak lise 1 yaşlarımdan beri?
bu şiirler gerçekten nietzche'e ait mi hiç bir yerde kaynak yok
bu işi araştırmalıydım yanıt bulamazsam araştırma işini yeniden yazcam aklımathums:


Friedrich NIETZSCHE, Alman dilinin büyük ustalarından. İtalyan şairi Dante için yeni bir İtalyanca yarattı denilir, Nietzsche için yeni bir Almanca yarattığı söylenemese de Almanca'ya çok şeyler kattığı söylenebilir. Almancaya hediye ettiği kelimeler de azımsanacak gibi değildir. Nietzsche, esas olarak şair değildi tabii ki, ancak az sayıda şiir yazmıştır. Yazmaya erindiğim için internetten buldum ancak çevirileri hiç beğenmedim. Mestano'nun yolladığı şiirde Nietzsche'ye aittir.

Selâhattin BATU'nun tercümesinden bir kaç şiirini paylaşmak istiyorum. Zaten şiirleri sanırım 20'yi geçmez, 20 bile etmez sayı olarak.

ECCO HOMO

Biliyorum nereden geldiğimi
Doymamış, bir alev gibi aç
Bakıyor, yiyorum kendi kendimi.
Bir ışık olur neye dokunsam
Kömüre döner neyi bıraksam
Bir alevim ben, bir alev dilimi.

YENİ DENİZLERE DOĞRU

Oraya gitmek istiyorum, oraya
Artık güvenim var koluma, kendime
Önümde uzanan açık deniz
Bir gemi taşıyor beni engine.

Herşey pırıl pırıl, daha yeni
Uyur mekânda, zamanda öğle vakti
Yalnız senin gözlerin, ey sonsuz !
Senin bakışın seyreder beni.

FISTIK ÇAMİYLE YILDIRIM

Büyüdüm insanın, hayvanın üstüne
Konuşuyorum, kimse konuşmuyor benimle
Yüceldim yalnızlığa, çok yüceye
Bekliyorum, ama bu bekleyiş neye ?
Bulutlar bana burada çok yakın
Ve beklediğim ilk yıldırım.

Not: Yanlış anlaşılmasın internetteki çevirileri beğenmediğim için kendi kitaplarımdan yazdım, yani bunlar netten alınmadı. Bende Selâhattin BATU tercümesi vardı.
 
Son düzenleme:
internette dolaşan iki ayrı nietzsche şiiri
aslında benim soru işaretlerim ikincisi üzerinde yoğunlaşıyor
şarkı sözü yazan bireylerinin birinci çalıntı noktasını bu deli adam
oluşturuyor, eğer bu şiirler gerçekten onunsa tabiki?
genede emin olmak istiyorum böyle buyurdu zerdüştü evire çevire defalarca okuyan bi insan olarak lise 1 yaşlarımdan beri?
bu şiirler gerçekten nietzche'e ait mi hiç bir yerde kaynak yok
bu işi araştırmalıydım yanıt bulamazsam araştırma işini yeniden yazcam aklımathums:

''Ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz. ..''

sence bu cümle bir yabancıyamı ait?
 
''Ya çare sizsiniz yada çaresizsiniz. ..''

sence bu cümle bir yabancıyamı ait?


Genellikle bütün şiirlerde çeviri yapılamaz. Çünkü şiir şirrselliğinden mutlaka birşeyler yitirecektir. Bir şiir yazdılığı dilde en güzeldir esas olarak. Yazıldığı dile hakim olmayı gerektirir.

Ancak elbette şiirler tercüme edilir, edilmelidir de. Bazı şiirlerde tercümeye çok musaittir zaten, kendinden birşey kaybetmezler.

Ancak tercümeden tercümeye fark vardır. Bir şairin lisanına hakim bir başka şair o şairin şiirini kendi diline çevirdiği zaman bu çeviri şair olmayan birinin çevirmesine benzemez.

Yani her çeviri farklıdır. Kaldı ki bazen şairler şiirleri tercüme ederken kendilerinden birşeyler katarlar. Bazen şiire bambaşka anlamlar katarlar.

Ben zamanında Shakespeare şiirlerine göz atarken numarasını hatırladığım bir şiirle tekrar karşılaştım ve "bu şiir böyle değildi, inanamıyorum !" dedim.

Okuduğum kitap akademik bir çeviriydi. Ancak şiir okuduğum gibi değildi, çünkü daha önce Can YÜCEL'in çevirisini okumuştum.

Meraklısı:
"vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var ya, o koyuyor adama
."

Mısralarının esas metnine bakıp ne kadar farklı olduğunu, Can YÜCEL'in ne kadar şairane çevirdiğini göreceklerdir :)
 
ikinci şiirden bahsettiğimi üstüne basa basa söylemiştim
ama bu şiir bir bütünse birisi hatamı düzeltsin lütfen
sadece spekületif olarak baska şiirler başka şairlerin adı altında
dagıtabiliyor nette... bahsetmek istediğim buydu ama eğer bu şiirde yani alttaki parçadan bahsediyorum nietzsche'e aitse birşey demiyorum. araştırılması gereken bi konu kendim araştırmadan da kafamdaki soru işaretleri gitmeyecek
 
Bende Nietzcsheyle ilgili 2 kitap var, şiirlerini de güvenilirliğinen şüphe etmediğim bir şiir kitabından aldım. Yalnız o kitapta örnek olarak o yazdığım 3 şiiri verilmişti. Kimodedim'in itiraz ettiği şiir için diğer kitaplara da baktım, oraya alınan örneklerde de öyle bir şiir yok.

Ben o şiir için interneti kullanarka Nietzsche'ye aittir deme yanlışını gösterdim. Halbuki internete genellikle güvenmem, hata yaptım. O şiir hakkında bilgim yok.

Kimodedim haklı olabilir, o şiirin Nietzcshe'yle alakası olmayabilir. İşin doğrusu; o şiir Nietzsche aittir dedim, özür dileyerek düzeltiyorum, doğrusu o şiirin kime ait olduğunu bilmiyorum. Ne idüğü belirsiz olan sitelere de güvenmiyorum.
 
Öyle Bir Hayat Yaşadım ki
Cenneti de Gördüm Cehennemi de
Öyle Bir Aşk Yaşadım ki
Tutkuyu da Gördüm Pes Etmeyi de
Bazıları Seyrederken Hayatı En Önden
Kendime Bir Sahne Buldum Oynadım
Öyle Bir Rol Vermişler ki
Okudum Okudum Anlamadım
Kendi Kendime Konuştum Bazen Evimde
Hem Kızdım Hem Güldüm Halime
Sonra Dedim ki Söz Ver Kendine
Denizleri Seviyorsan, Dalgaları da Seveceksin
Sevilmek İstiyorsan, Önce Sevmeyi Bileceksin
Uçmayı Seviyorsan, Düşmeyi de Bileceksin
Korkarak Yaşıyorsan, Yalnızca Hayatı Seyredersin
Öyle Bir Hayat Yaşadım ki
Son Yolculukları Erken Tanıdım
Öyle Çok Değerliymiş ki Zaman
Hep Acele Etmem Bundan Anladım
Kendi Kendime Konuştum Bazen Evimde
Hem Kızdım Hem Güldüm Halime
Sonra Dedim ki Söz Ver Kendine
Denizleri Seviyorsan, Dalgaları da Seveceksin
Sevilmek İstiyorsan, Önce Sevmeyi Bileceksin
Uçmayı Seviyorsan, Düşmeyi de Bileceksin
Korkarak Yaşıyorsan, Yalnızca Hayatı Seyredersin...


turkrock-özlem

-bu şebnem ferah’ a ait bir şiirdir ve zamanında internette zincir mail yolu ile nietzche’ nin salome’ ye yazdığı bilgisi ile hızla yayılmıştır. kimin, neden hangi motivasyonla böyle bir şey yaptığını kestirmek güç, mantıklı ya
da mantıksız bir sebebi vardır elbet ama internetteki hızlı aktarımla kısa sürede bir takım köşe yazarları dahil çok sayıda kişinin mail hesabına ulaşmıştır.

-insanı büyüleyen ve takdir edilesi bir şiir olduğu için de çeşitli forumlarda da yine nietzsche imzası ile paylaşılmıştır.

-şiirin internet dışında yazılı bir kaynağı yoktur.

-internetteki kaynakların hepsi de türkçe olup 2001 yılı sonrasına dayanmaktadır.

-google da şiirin almanca ve ingilizce formundaki kelimeler aratıldığında tek bir sonuca ulaşılamamaktadır.

-benim sahip olduğum 2002 tarihli “nietzsche’nin bütün yapıtları” kitabında bırakın böyle bir şiiri, benzeri üslupta bir diğer şiir daha yoktur ve yine aynı kitapta sol taraftaki sayfalarda şiirlerin almanca orjinal şekilleri, sağ tarafta ise türkçe çevirileri yer almaktadır.

http://www.antoloji.com/...6/nietzsche_8256_51626.pdf
pek güvenilir bir kaynak olarak gösterilen antolojideki pdf formatındaki nietzsche e-book' ta aynı şiir “ nietzsche”, “salome’ye” ve “öyle bir hayat yaşıyorum ki” şeklinde 3 ayrı isimle bulunmaktadır. bir şiir ya isimsizdir ya da çok özel durumlar dışında sadece bir ismi vardır. böyle dalga geçer gibi kafanıza göre isimlendiremezsiniz. ve antoloji bu konuda yapılan şikayete halen daha tenezzül edip cevap vermemiştir.

http://www.nietzsche.at/gedichte.htm
almanca içerikli sitede, nietzche’ nin böyle bir şiiri bulunmamaktadır.

http://www.nietzschecircle.com/
sitesinin editörüne şebnem ferah’ ın şiirini birebir çevirip göndererek konuyu kısaca açıkladığımda aldığım yanıt ise şöyledir;

"dear ozlem,

hello and thank you for writing, i don’t know this poem.
what is the name of this publishing company or magazine who is producing this compilation on nietzsche? what is the book comprised of? if you will be translating
nietzsche, you should be translating him from the german, and original
texts, not internet sources, unless you know they are absolutely reliable.
one of the reliable sources is hyper nietzsche as well as the nietzsche
channel. the definitive edition of his poetry is available in german and not
difficult to find and i believe the entire text is available on the
nietzsche channel.does the poem have a title? from what i recall, the only poem written to lou andreas-salome is hymn to life. it is not normal"

ingilizce bilmeyen arkadaşlar için kabaca çevirecek olursam eğer ;

"bu şiiri ben bilmiyorum. nietzsche konusunda bir derleme hazırlayan bu yayın evinin ismi ve kitabın içeriği nedir ? eğer nietzsche eserleri çeviriliyorsa, bunun orijinal almanca tekstler üzerinden yapılması gerekir, çok güvenilir olmadığı müddetçe internet kaynakları üzerinden değil. güvenilir internet kaynaklarından biri de nietzsche channeldır. şiirin bir başlığı yok mu ? sadece salome’ ye yazılan bir şiir olarak mı geçiyor ? bu normal değil."

-buyrunuz güvenilir bir kaynak olarak önerilen nietzsche channel daki nietzsche şiirleri, arayınız da bulunuz bahsi geçen şiiri http://www.geocities.com/...ietzschechannel/npoem.htm

-bunun nietzsche’ nin salome’ ye yazdığı mektuplardan birinden alıntı olduğu söylenmektedir. nietzsche lou salome ile 1882 yılında roma’ da tanışıyor.
http://www.geocities.com/...zschechannel/nletters.htm
bu adreste nietzsche’ nin 1865 ile 1889 yılları arasında yazdığı mektupları yıllara göre veriliyor ve yine;
http://www.geocities.com/...schechannel/nlett1882.htm
adresinde salome ye yazdığı bütün mektupları görebilirsiniz. böyle bir şiir yoktur. hatta merak edenleri salome’ nin eli kırbaçlı meşhur fotografını bile görebilir.

-son ve en önemlisi şu ki; psikoloji mezunu biri olarak benim kitaplarını ilgi ile takip ettiğim stanford üniversitesi tıp fakültesi psikiyatri profesörü irvin d. yalom’ un da konu ile ilgili yorumunu aldım. ve üzerine söylenecek söz olduğunu düşünmüyorum ben açıkçası. irvin yalom günümüzde kült bir eser olarak kabul edilen “ nietzsche ağladığında” kitabının yazarı, bir bilim adamı. salome kim peki ? nietzsche ağladığında kitabında bütün erkekleri bir bakışı ile dize getiren, nietzsche’ yi ağlatan kadın. evet irvin yalom kitabında nietzche’ nin salome’ ye duyduğu tutkulu ve ümitsiz aşkını dile getirdiği mektuplarına da yer vermiş. nietzsche ile ilgili bugün kült olmuş bir kitap yazmış olmak kabul edersiniz ki donanım gerektirir. kitaba konu olan şahıslarla ilgili yoğun araştırma gerektirir. ben düşündüm ki; irvin yalom böyle bir şiir yok dediği anda bu şiir nietzsche’nin diyenlerin artık söyleyecek tek bir sözü dahi kalmayacak. ve şiirin birebir ingilizce çevirisini üniversitedeki mail adresine yollayarak konuyu açıkladım, bu ya da az da olsa benzeri bir şiir bilip bilmediğini sordum. antoloji editörleri lutfedip bir cevap yazamazken, irvin yalom 3 saat içinde geri döndü bana. kendisine minnet doluyum cidden. buyrunuz kısacık ama anlamlı yanıtı ;

"dear ozlem, this cant be written by nietzsche, i've never seen it before -- irvin yalom"

"sevgili özlem bu nietzsche tarafından yazılmış olamaz, daha önce hiç görmedim."
*********

bağlantılar erişime kapatılmış telekom tarafından ama genede yararlı bir kaynak
 
Ali Sunal söyledi bunu atv'de. O da nietzsche'nin yazdığını söylüyordu. Nette aradığımda farklılıklar gördüm ama yinede güzel olduğu için paylaşma ihtiyacı hissettim.
 
Son düzenleme:
Genellikle bütün şiirlerde çeviri yapılamaz. Çünkü şiir şirrselliğinden mutlaka birşeyler yitirecektir. Bir şiir yazdılığı dilde en güzeldir esas olarak. Yazıldığı dile hakim olmayı gerektirir.

Ancak elbette şiirler tercüme edilir, edilmelidir de. Bazı şiirlerde tercümeye çok musaittir zaten, kendinden birşey kaybetmezler.

Ancak tercümeden tercümeye fark vardır. Bir şairin lisanına hakim bir başka şair o şairin şiirini kendi diline çevirdiği zaman bu çeviri şair olmayan birinin çevirmesine benzemez.

Yani her çeviri farklıdır. Kaldı ki bazen şairler şiirleri tercüme ederken kendilerinden birşeyler katarlar. Bazen şiire bambaşka anlamlar katarlar.

Ben zamanında Shakespeare şiirlerine göz atarken numarasını hatırladığım bir şiirle tekrar karşılaştım ve "bu şiir böyle değildi, inanamıyorum !" dedim.

Okuduğum kitap akademik bir çeviriydi. Ancak şiir okuduğum gibi değildi, çünkü daha önce Can YÜCEL'in çevirisini okumuştum.

Meraklısı:
"vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var ya, o koyuyor adama
."

Mısralarının esas metnine bakıp ne kadar farklı olduğunu, Can YÜCEL'in ne kadar şairane çevirdiğini göreceklerdir :)

bence şiirler ya çevrilmemeli yada olduğu gibi çevrilmeli,eğer çevirmen kendinden birşeyler katıyorsa şiir artık farklı bir ruha bürünür çeviren kişiye ait olur
 
Yarım Çember


Bulmak için o yitik dizeyi
lanetli bir yaşamla
takas ettim kendimi
tuzdan duvarlar ördüm denize
bir adım iki göz evime

yoksul kazılar yaptım som kaleler
ölümü sağ gözüme gömdüm
dirimi sığdıramadım yerin yüzüne

sihirli sulardan içtim, yüzdüm de...
bu yüzden bulanıktır aklım

Yazmak için o dizeyi
lanetli bir aşkla ödeştim
çirkinleştiğim oldu gece yarıları
çirkef sözcüklerle seviştiğim

ilişkiler dokudum pamuk ipliği
kimi çizsem kırılmadım, koptum
kime dokunduysam yaralı

bir yarım çemberin üstünde
geçtim içdenizlerini sevginin

bir yanım hep yarımdır bu yüzden

Nurduran Duman
-------------oooooooo---------------
ÖLÜ

Hangi mahallede imam yok,

Ben orada öleceğim.

Kimse görmesin ne kadar güzel,

Ayaklarım, saçlarım ve her şeyim.



Ölüler namına, azade ve temiz,

Meçhul denizlerde balık;

Müslüman değil miyim, haşa,

Fakat istemiyorum, kalabalık.



Beyaz kefenler giydirmesinler,

Sızlamasın karanlığım havada.

Omuzlardan omuzlara geçerken sallanmayayım,

Ki bütün azalarım hülyada.



Hiçbir dua yerine getiremez,

Benim kainatlardan uzaklığımı.

Yıkamasınlar vücudumu, yıkamasınlar,

Çılgınca seviyorum sıcaklığımı...

FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
 
Son düzenleme:
Ayrılık

İki rayı gibiyiz
bir tren yolunun
yakın olması
neyi değiştirir
son istasyonun
sunay akın
nokta.
 
Son düzenleyen: Moderatör:
ANLAR
Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde, daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
Görmediğim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem. Yaşam budur zaten.
Anlar, sadece anlar. Siz de anı yaşayın.
Hiçbir yere yanında termometre, su, şemsiye ve paraşüt almadan,
Gitmeyen insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, hiçbir şey taşımazdım.
Eğer yeniden başlayabilseydim,
İlkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,
Çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer.
Ama işte 85'indeyim ve biliyorum...
Ölüyorum...

Jorge Luis Borges
 
Kara Rıhtım

saçların günah koksa
kirpiklerin ihanetten dökülse
tırnaklarından yabancı ellerin soğukluğu süzülse
rıhtımda bekleyenin benim
yaşarken bahçen
göçünde mezarın kalbimdir derdin
içine gömmek için mi kıydın bana
hiç gelmesen de bekleyeceğim
güvertelerde uçuşan nice el var
bana da bir siyah mendil sallayan olur
bir gün yanlışlıkla
seni saadet kuşlarının kanadı getirmişti
leylek gagalarında yaban ülkelere göçesin diye mi
ruhumun iklimine uysan ne olur
ben değiştirirdim dünyamı ya da isteseydin
dileseydin kutuplarda taze hurma toplardım ellerimle
ekvator damlarından buzlar sarkıtırdım
gitmek istedin
ne gönlünün iklimi
ne ruhundaki mevsimler..
hepsi bahane, gitmek istedin
bekleyeni olan rahat gider
benim de bekleyenim olsaydı rahat giderdim
nereye..
senin ülkene.
hiç dönmesen de bekleyeceğim
güvertelerde uçusan nice el var
bir gün bana da bir siyah mendil sallayan olacak yanlışlıkla
ben.. ben..
gözlerim beklemekten kör olmuş
hasret şarkıları söyleyeceğim iskelelerde..
 
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
Bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte
Yani yürekte.

Meselâ bir barikatta dövüşerek
Meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken
Meselâ denerken damarlarında bir serumu
Ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Seversin dünyayı doludizgin
Ama o bunun farkında değildir
Ayrılmak istemezsin dünyadan
Ama o senden ayrılacak
Yani sen elmayı seviyorsun diye
Elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
Yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
Hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil

Nazım Hikmet Ran

birde Ahmet Hamdi Tanpınar'dan Bir Adın Kalmalı Geriye Şiiri mükemmel ibrahim sadri yorumuyla ayrı bir güzel

Deliyürek izleyenler bilir ''Gülce'' diye bir şiir oda ap ayrı bir güzel oda ömer lütfü meteye aitti sanırım
 
Bakışların

Bir bakışın kudreti bin lisanda yoktur
Bir bakış bazen şifa bazen zehirli oktur...

Bir bakış bir aşığa neler neler anlatır
Bir bakış bir aşığı saatlerce ağlatır.

Bir bakış bir aşığı aşkından emin eder
Sevişenler daima gözlerle yemin eder...


Victor Hugo
 
az önce bu başlıktan küfürlü sözler barındıran bir mesajı sildim..neysen tevfik küfredince küfür olmuyor mu?

küfür, şiirde de olsa küfürdür ve küfür forumda ya-sak-tır!

lütfen yayınlayacağınız şiirleri dikkatli seçiniz!!!
 
Benim Adım Aşk

Var mı beni içinizde tanıyan
Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kalmasa da şöhretimi duymayan
Kimliğimi tarif etmek zor benim

Bülbül benim lisanımla ötüştü
Bir gül için canevinden tutuştu
Yüreğime Toroslardan çığ düştü
Yangınımı söndürmedi kar benim

Niceler sultandı kraldı şahtı
Benimle değişti talihi bahtı
Yerle bir eyledim taç ile tahtı
Akıl almaz hünerlerim var benim

Kamil iken cahil ettim alimi
Vahşi iken yahşi ettim zalimi
Yavuz iken zebun ettim Selim’i
Her oyunu bozan gizli zor benim

Yeryüzünde ben ürettim veremi
Lokman Hekim bulamadı çaremi
Aslı için kül eyledim Kerem’i
İbrahim’in atıldığı kor benim

Sebep bazı Leyla bazı Şirin’di
Hatrım için yüce dağlar delindi
Bilek gücüm Ferhat ile bilindi
Kuvvet benim kudret benim fer benim

İlahimle Mevlana’yı döndürdüm
Yunusumla öfkeleri dindirdim
Günahımla çok ocaklar söndürdüm
Mevladanım hayır benim şer benim

Benim için yaratıldı Muhammet
Benim için yağdırıldı o rahmet
Evliyanın sözündeki muhabbet
Enbiyanın yüzündeki nur benim

Kimsesizim hısmım da yok hasmım da
Görünmezim cismim de yok resmim de
Dil üzmezim tek hece var ismimde
Barınağım gönül denen yer benim
 
Back
Yukarı