karbonhidratsız olmaz mı ???

  • Konuyu başlatan Konuyu başlatan wolf
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
ancak ,ayıları insan ırkları konsuna yakın olan bir örnek göstermek için koymuştum...

ayılar ve insan ırkları konusu cok yakınsa birbirine nationalgeographic diyor ki en uzun yasam polar yani sadece et ve yag tüketen polar ayı da. Bu konuda anlasalım ilk bas.

devam edelim

sn karatay dedi , diye antrenörler vb tecrübelerini, yaşanmışları vb bırakacaklar , doktorlar hastalara "serum,dekstroz "yerine "ciğer suyu" alacaklar...kadın o kadar coşmuş ki, nerdeyse "kolestrol virüsleri" öldürür, diye "aidsli hastlara "bile "et serumu ,yağ serumu bağlatacak ", antibiyotikler bi kenara atılacak .... (işin gırgırı) .)))


sorunuzun cevabı olarak 1 örnek vermek istiyorum Antibyotikleri bilirsiniz zararlı mikropların yanında faydalı mikropları da öldürdükleri icin bagırsak florasına ve kisiye zarar vermekte. Antibyotik kullanımı artık son care olarak düsünülmeli fakat ülkemizde grip oldugumuz zaman bile antibyotik yazılmakta. Karatay hocamızın kolestrol virusleri öldürür acıklaması ile ilgili bir calısma buldum paylasmak isterim

Kolesterolden zengin gıdalar akciğer tüberkülozlu (veremli) hastaları daha çabuk düzeltiyor

Bahsedilen araştırma Mexico Ulusal Solunum Hastalıkları Enstitütüsü’nden Dr. Mario H. Vargas ve arkadaşları tarafından yapılmış.



Araştırıcılar literatürde verem hastalığında kolesterol düşüklüğünün (hipokolesterolemi) sık görüldüğünü ve hastalığın ölümcüllüğünü arttırabileceği bulgularından hareket ederek kolesterolden zengin bir diyetin balgamdaki verem mikrobununun kaybolmasını hızını etkileyip etkilemediğini incelemişler.
Araştırma 21 erişkin akciğer tüberkülozlu hasta üzerinde yapılmış. Bütün hastalar izoniazid + rifampisin + pirazinamid + etambutol ‘den müteşekkil dört tüberküloz ilacı almışlar. Hastaların hiçbirinde tüberküloz ilaçlarına karşı bir direnç yokmuş ve hepsi AIDS (-) imiş. Çalışma 8 hafta sürmüş.
Hastalar iki gruba ayrılmış. Her iki grupta da kalori miktarı (2500kcal/gün) ve dağılımı benzer imiş. Kolesterolden zengin diyet alan gruptaki (deney grubu) günlük kolesterol tüketimi 800mg iken kontrol grubunda bu değer 250 mg imiş. Hem çalışma (136.7 mg/dL) hem de kontrol grubunun (157.9 mg/dL). Kan kolesterol düzeyleri ortalama Meksikalılarınkinden (190 mg/dL ) oldukça düşük imiş.
Kolesterolden zengin diyet alan grupta balgamdan mikrop temizlenmesi ortalama 14 gün sürerken bu sayı kontrol grubunda 28 gün imiş. Grupların 2. ve haftadaki balgamdan mikrop temizlenme oranları tabloda görülmektedir.



397875_271230182937369_100001511685880_743790_613439461_n.jpg



Her iki grupta da kolesterol düzeyleri 3 hafta içinde ortalama 200 mg/dL dolaylarına çıkarak plato yapmış. Fakat bu sırada HDL (iyi denilen kolesterol) değerleri, LDL’ye göre daha çok yükseldiğinden total kolesterol/HDL (2.7 den 1.5’e) ve LDL/HDL (3.3 den 1.8’e ) oranı azalmış.
Her iki grupta nefes darlığı ve öksürük aynı derecede azalmış, fakat yüksek kolesterol alan grupta balgam miktarı daha erken azalmış.
Yazarlar elde ettikleri sonuçlar ile kolesterolden zengin gıdanın tüberküloz tedavisinin ayrılmaz bir parçası olması gerektiğini vurgulamışlardır.

buda konu hakkında pubmed calısmalarının gectigi sayfa

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2715657/

Belki dalga gecer gibi bir uslupla kolestrollerin virüsleri öldürecegine inanmıyorsunuz fakat gercek öyle ve Profosor Doktor Canan Karatay ın gecmisini okursanız eger dünya capında calısmaları olan bir doktor oldugunu görceksiniz.

pubmed nedir ?


PubMed, ücretsiz bir biyomedikal veritabanı. Sitede yer alan başvuru kitapları moleküler biyoloji, genetik ve tıp bilimleriyle ilgili konulara ışık tutmaktadır.

Sağlık bilimleri konusunda yapılan uluslararası çalışmalar, yayımlanan makaleler, en son gelişmeler de siteden izlenebilmektedir.

**şeker hastaları , diabetlileri örnek vermek...sanki, ağır diabetler bunu yaparsa iyileşir gibi hava yaratmak, nedense hep abd den örnekler vermek ( kaldı ki abd bu konuda kafayı yemiş , son derece yüksek oranda obezite, şişmanlık , yüksek enerji içeren yağları alan bir ülke , tüm dünyaya endekslemek ?!...)

Evet ercan bey tip 2 diabetliler bu diyeti yaparak iyilesiyolar. Niye sasırıyorsunuz :) ve bizler eger tas devri diyeti gibi bir diyet uygularsak seker hastalıgına yakalanma riskimizi 0 a indiriyoruz


Tip 2 diyabet hastaları, "Taş Devri Diyeti" olarak da bilinen protein diyeti ile insülini bıraktı. Bu diyete göre sabahları yumurta serbest, öğlen yemeğinde istenildiği kadar et yenebiliyor. Endekronoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Mocan onlarca diyabet hastasına bu diyeti uygulayarak başarı sağladı. Mocan'ın hastaları arasında 100-200 ünite insülini yavaş yavaş azaltıp bırakan var. Bu hastalar bir yıllık süre içinde ölçümlerini yapmayı sürdürecekler ancak diyete bağlı kaldıkları süre içinde tekrar insülin kullanmaları beklenmiyor. Bu özel diyet için hastalara önce özel beslenme programları ayarlanıyor. "Taş Devri Diyeti" olarak bilinen protein ağırlıklı beslenme modeli öğretiliyor. Kolesterol sorunu olmayan hastalar bu diyeti kolaylıkla uygulayabiliyor. Diyet, hastalara yavaş yavaş kilo verdirirken, şeker düzeylerini kontrol altına alıyor. Karbonhidrat alınmadığı için hızlı şeker oynamaları yaşanmıyor.


25 yıllık hastalar kilo verirken iyileşiyor
bullet.jpg
59 yaşındaki, 14 yıllık şeker hastası Şemim Arısan, 2 ayda 71 kilodan 64'e düşerek insülini bıraktı.
bullet.jpg
Müjdelen Olgaç 59 yaşında, 8 yıldır şeker hastası. 101 kiloydu, 4 ayda 21 kilo verdi, şu an 80 kilo. Şekeri 330 civarındaydı. Günde 44 ünite insülin kullanıyordu. Tedaviye başladıktan 1.5 ay sonra insülini bıraktı.
bullet.jpg
66 yaşındaki Gülsen Yaka tam 25 yıllık şeker hastası. Diyete başlayalı bir ay oldu. 15 günde 78 kilodan 75 kiloya düştü. Haşimato hastalığı ve hipotiroidi de var. Şekeri 200'lerden 100'lere düştü ve insülin dozu da 20 günde 98 üniteden 12 üniteye indi. İnsülini bıraktı, kontrolleri sürüyor. 10 kilo daha vermesi planlanıyor.
bullet.jpg
Nükhet Aktan 142 kilodan 112'ye düştü. Günde 100 ünite insülin kullanıyordu, şimdi 48 ünite kullanıyor. Hedef, 50 kilo daha verip insülini bırakması.
bullet.jpg
Perihan Öztaşkın 25 yıllık şeker hastası. Günde 200 ünite insülin kullanıyordu. Şu an 100 ünite kullanıyor.
bullet.jpg
Halise Çalışır 3 yıllık şeker, 6 yıllık tansiyon hastası. Bir ay önce diyete başladı. 95 kilodan 90 kiloya düştü. Şekeri 200 civarındaydı. 36 ünite insülin kullanırken şimdi şekeri 100'lerde ve insülini 10 üniteye kadar düştü. Yakında insülini bırakması hedefleniyor.

http://www.sabah.com.tr/Yasam/2011/03/03/tas_devri_diyetiyle_insulini_biraktilar

buyrun bir doktorun tip 2 diabet hastalarını sadece tas devri diyeti yaparak zayıflatıp insulin bıraktırıp saglıklarına kavusmaları


"hayvansal protein ve yağ "kullanan ömürlerinin çok daha kısa olduğu bir gerçekken

bu nasıl bir gercek ki ? Neyi nasıl karsılastırdınız ?

köylerde yasayıp hayvansal protein ve yag yiyen massailer de kalp krizi obozite damar tıkanıklıgı gibi günümüzün hastalıkları gözükmezken sehire göcen karbonhidrat agırlıklı beslenen massailerde günümüzün tüm hastalıkları gözükmekte ? Bu iddanızın dayanagı nedir ?

simdi 1930 yılında iste dünyada ki ortalama yas suydu buydu dersiniz dünyadaki ortalama yasın yükselmesinin en büyük sebebi bebek ölümlerinin azalması ve icilebilir temiz suya daha cok ulasılması.


enerji sistemleri üzerinde "karbonhidratları" sanki herşeyin sorumlusu gibi göstermek, 120-130 kgs altının normal değer bile kabul edilmediği " abd standartları" ile konuşmak , onlardan örnekler vermek ...ortalama bir abd li "süt, et, tavuk, vb" yemediği zaman kendini hasta hisseder...çocukların bile günde 2 litre litre süt içtiği ülkeden ,et tüketiminin, hayvansal tüketimin en üst ,çılgınca boyutlarda olduğu , porsiyonların bizim 3 misli olduğu ülkeden, boyutların, tüketimin herşeyin abzürt olduğu ülke değerleri ile konuşmak ne derece genelleme açısından doğru olabilir ki?!...

abd li süt mü iciyor :) mısır surubundan yapılan kola meyve suyu ve soda larımı ? Benim izledigim belgesellerde etleri bile şekere yatırıyolar ? Suclu et degil sekerdir. Neden bir abd linin şeker tüketimini göstermekten kacınıyorsunuz ?


Otto Warburg daha 1931 lerde kanser hücrelerinin sağlıklı hücrelerden farklı bir metabolizmasının ve şekerin kanserli hücreleri beslediğini ispatlayarak -Nobel Tıp- Ödülünü almıştır.

İngiltere'de 1800 lerde yıllık kişi başına şeker tüketimi 5 kg. İken, bugün 70 kg'ın üzerine çıkmıştır.
ABD' de 19. yüzyılın sonlarına doğru yıllık kişi başı şeker tüketimi 2,3 kg düzeyinde iken bugün 75 kg'a yükselmiştir.


abd de ki obozite ve kanserin sebebi şeker tüketimidir. Yoksa yedikleri biftekler degil.


****uzun yaşamın sırıı söz konusu ise ,bunun çeşitlilik ve az enerji alımı ,yani kalorifik değeri düşük gıda ve diyetlerle yapılması önemli konu, zaten kimse bu konuda tartışmaz bile...


uzun yasamın sırrı düsük ve az enerji alımının yanında insulin hormonunu olabildigince az salgılatmaktır yani 1500 kalori alıyorum ama şeker den dusuk kalori aldım demek degil.




" % 70 carbs, % 20 protein, % 10 yağ " +/- %10 değerlerde değişkenlik olarak çıkmakta ...


elinizde bir calışma varmı ? Yoksa ezbercilik mi yapıyorsunuz ?
 
Sevgili Heldic ayı muhabbetini saymazsak çok bilimsel ve çok süper bir yazı olmuş :)

Baştan sona okudum tek tek cümle cümle cevap yazılmış etkileyici ;)

Senden ricam şu ayı muhabbetine artık cevap yazmada konu başlığının ismi olan Kh lar ve kolestrol gerçeklerine doğru odaklansın :)
 
Canan Karatay'ın kitabını nihayet alabilme fırsatına kavuştum.

Çok basit, sade bir dille anlatıyor. henüz başındayım ama gerçekten ileriki yaşamımı etkileyecek bir kitapmış gibi duruyor.

Bu arada kitabın adının yanlış bir seçim olduğunu düşünüyorum zira her ne kadar adı DİYET diye geçse de, kitapta belli bir süre verilmiyor. Genelde diyet kelimesi itibariyle 1 hafta, 15 gün, 6 hafta gibi 'süreli bir diyet zamanı' algısı yer aldığı için kitabın adının kısa süreli bir diyetmiş algısı yaratması bakımından yanlış seçildiğini düşünüyorum.

Bu bir başucu kitabı, beslenme koçluğu kitabı, ama kesinlikle "8 haftalık diyet" kitabı değil.

Sık sık Canan Karatay adı geçince, yazayım dedim...okunması gereken bir eser.
 
karbonhidrat alımını sıfıra indirmek çok kritik bir durumdur.
alma ya bende almıyom paso protein alıyorm demekte mantıksız ve dayanaksız bi yorumdur.
karbonhidrat eksikliği vücut direncini kırar, sinir sistemini iflas ettirir hatta depresyona kadar sürükler..müsabık vg nin son diet günlerinde sinir sağlık durumunu uzaktan görerek bile gözlemleyebilirsiniz :)

aldığınız karbonhidratın muhteviyatına dikkat ederek belkide bi miktar günün belli ve doğru zamanlarında almalısın derim ben
 
depresyona sebeb olan karbonhidrat eksikligi degil yeterli yag almamaktir ozellikle omega 3 yaglarini eksik almak

beynin yuzde 65 i yag ve buyuk orani kolestroldur

Diyetle yeterli yag alinmazsa beyin yakitsiz kalmis olur

Depresyon ve diger beyin rahatsizliklarinda low carb uygulanip ilacsiz tedavi saglaniyor

Ornek hiperaktivite down sendromu alzheimer beyin tümoru
 
karbonhidrat alımını sıfıra indirmek çok kritik bir durumdur.
alma ya bende almıyom paso protein alıyorm demekte mantıksız ve dayanaksız bi yorumdur.
karbonhidrat eksikliği vücut direncini kırar, sinir sistemini iflas ettirir hatta depresyona kadar sürükler..müsabık vg nin son diet günlerinde sinir sağlık durumunu uzaktan görerek bile gözlemleyebilirsiniz :)

aldığınız karbonhidratın muhteviyatına dikkat ederek belkide bi miktar günün belli ve doğru zamanlarında almalısın derim ben

Sebze, kuruyemiş, süt ürünleri vs. vs. tüketiyoruz bunların içinde hep karbonhidrat var. Sıfırlamak nasıl oluyor?

Sinir sistemi iflası dediğin kişinin istediği şeyleri yiyememesi sonucu kendini mutsuz hissetmesi değil mi? Çok komik bir durum aslında bu bağımlılığın ne kadar kötü bişey olduğunu gösteriyor. İçinde karb olan diyetlerde bile görülebilir bu durum.

vg ci örneğinde eminim yarışma bitsede kurtulsak şu sağlıklı, define halimizden diye dakika sayıyorlardır. :) Sevdikleri yiyeceklere saldıracaklar ya.

Benim karbonhidrat tüketimim bazı gün 20-30 gram... Yukarıda anlattığım sinirli olmak, mutsuz olmak vs. gibi belirtilerin hiçbiri olmuyor. İnsan önce istemeli... Önceki sayfalarda da yazmıştım tahmini olarak her 100 kişiden 99'u bu beslenme tarzını be-ce-re-mez.

Mesajınız otomatık olarak birleştirilmiştir---------- mesajın eklendiği saat 18:04 ---------- ilk mesajın gönderildiği saat 17:58 ----------

depresyona sebeb olan karbonhidrat eksikligi degil yeterli yag almamaktir ozellikle omega 3 yaglarini eksik almak

beynin yuzde 65 i yag ve buyuk orani kolestroldur

Diyetle yeterli yag alinmazsa beyin yakitsiz kalmis olur

Depresyon ve diger beyin rahatsizliklarinda low carb uygulanip ilacsiz tedavi saglaniyor

Ornek hiperaktivite down sendromu alzheimer beyin tümoru

Depresyon dediği karbonhidrat krizidir... Karb yiyince rahatlayacak. Forumda bir yerde okumuştum geceleri şeker krizine giren varmış. 2-3 tabak tavuk göğsü vs. yiyip rahatlıyorlar. :)
 
Son düzenleme:
Bu arada kitabın adının yanlış bir seçim olduğunu düşünüyorum zira her ne kadar adı DİYET diye geçse de, kitapta belli bir süre verilmiyor. Genelde diyet kelimesi itibariyle 1 hafta, 15 gün, 6 hafta gibi 'süreli bir diyet zamanı' algısı yer aldığı için kitabın adının kısa süreli bir diyetmiş algısı yaratması bakımından yanlış seçildiğini düşünüyorum.

Bu bir başucu kitabı, beslenme koçluğu kitabı, ama kesinlikle "8 haftalık diyet" kitabı değil.

Sık sık Canan Karatay adı geçince, yazayım dedim...okunması gereken bir eser.

Aynen sevgili SAVAŞ

Bizde aylardır; diyet değil sağlıklı yaşam modülü diye bağırıyoruz ama anlatamıyoruz.....

Aylardır sağlıklı Kh lar diye bağırıyoruz ama hala daha sıfır Kh diye yazılar yazılıyor.....

Aylardır bizim piramidin ilk halkası sağlıklı Kh lar ve sağlıklı yağlar, yüzdeye vurulursa da ağırlığımız sağlıklı yağlardan yana diyoruz ama hala daha etçil oluyoruz.....
Sanki bu forumdaki kas kütlesi inşa etmeye çalışanlar etçil değilmiş gibi, etçillik bize mahsus kılınıp biz yerin dibine sokuluyoruz.....
Bizi eleştirelim derken, forumun tamamını karşısına alıp eleştiriyorlar, önyargıdan artık kendilerini içine soktukları durumun farkında bile değiller...

Benim tek temennim şu Sağlıklı beslenme işini az da olsa insana anlatabilsekde; yaşayan kilo-obezite-tansiyon derdi çekmeden sağlıklı yaşasa, kas inşaa eden de sağlıklı inşaa etse ;)
 
Ben sizin kadar abartmasamda artık yediğim karbonhidratlara dikkat ediyorum. Karbonhidratı sadece sabah kahvaltıda alıyorum keten tohumlu musli oda kabız sorunumu gideren tek şey olduğu için.
Ama merak ettiğim anteramandan sonra alınan dekstroz (30g) zararlı görüyor musunuz? Hani içinde meyve şekeri yok diye pek zararlı olduğunu düşünmüyorum. Ama sizin düşünceniz nedir?
 
Ben sizin kadar abartmasamda artık yediğim karbonhidratlara dikkat ediyorum. Karbonhidratı sadece sabah kahvaltıda alıyorum keten tohumlu musli oda kabız sorunumu gideren tek şey olduğu için.
Ama merak ettiğim anteramandan sonra alınan dekstroz (30g) zararlı görüyor musunuz? Hani içinde meyve şekeri yok diye pek zararlı olduğunu düşünmüyorum. Ama sizin düşünceniz nedir?


antreman sonrası glikojen depolarını doldurmak icin kullanılabilir

kabızlık sorunu icin kefir ve ev yogurdu iyi gelir

bagırsak sorunlarının nedeni unlu ve sekerli gıdaların ve antibyotiklerin bagırsak florasını bozmaları.

bunu duzeltmenin yolu faydalı bakterileri dısardan almaktan geciyor

en iyi kaynak da

kefir ev yogurdu ve evde yapılmıs tursu
 
Son düzenleme:
antreman sonrası glikojen depolarını doldurmak icin kullanılabilir

kabızlık sorunu icin kefir ve ev yogurdu iyi gelir

bagırsak sorunlarının nedeni unlu ve sekerli gıdaların ve antibyotiklerin bagırsak florasını bozmaları.

bunu duzeltmenin yolu faydalı bakterileri dısardan almaktan geciyor

en iyi kaynak da

kefir ev yogurdu ve evde yapılmıs tursu

Yoğurdun bir faydası olmuyor :) Kefiri içemiyorum. Evde yapılmış turşuyu bulmam imkansız yurtta kaldığım için kafa_ Marketlerden de turşu alacağıma hiç yemem daha iyi :)
Kabızlık için denemediğim şey kalmadı. Unlu şekerli gıdaları hiç yemiyorum. Zaten şöyle bir durum var diye yapınca kabız oluyorum :D Diyet yapmazsam ekmek falan dikkat etmezsem o zaman kabızlık sorunu ortadan kalkıyor.
En iyi yöntem keten tohumlu müslide buldum. Sabahları sadece 50g karbonhidrat almış oluyorum :)
 
Yoğurdun bir faydası olmuyor :) Kefiri içemiyorum. Evde yapılmış turşuyu bulmam imkansız yurtta kaldığım için kafa_ Marketlerden de turşu alacağıma hiç yemem daha iyi :)
Kabızlık için denemediğim şey kalmadı. Unlu şekerli gıdaları hiç yemiyorum. Zaten şöyle bir durum var diye yapınca kabız oluyorum :D Diyet yapmazsam ekmek falan dikkat etmezsem o zaman kabızlık sorunu ortadan kalkıyor.
En iyi yöntem keten tohumlu müslide buldum. Sabahları sadece 50g karbonhidrat almış oluyorum :)


marketlerde satılan yogurt zaten faydası yok zararı var faydali bakterilerde icinde az var antibyotik de var market yogurtlarında onlardan fayda beklemek olmaz :)

en iyisi kefir fakat icemiyormussunuz
 
Ben sizin kadar abartmasamda artık yediğim karbonhidratlara dikkat ediyorum. Karbonhidratı sadece sabah kahvaltıda alıyorum keten tohumlu musli oda kabız sorunumu gideren tek şey olduğu için.
Ama merak ettiğim anteramandan sonra alınan dekstroz (30g) zararlı görüyor musunuz? Hani içinde meyve şekeri yok diye pek zararlı olduğunu düşünmüyorum. Ama sizin düşünceniz nedir?

Antreman sonrası alınacak hızlı yada yavaş hiç bir Kh ı kesinlikle yanlış bulmuyorum, abartmamak şartıyla tabiki ;)

Hemde depoları doldurmak hemde varsa kortizolü kesmek için birebir :)

Ben kesinlikle uyguluyorum, antremandan sonra tek bir meyve yada ufak bir gofret, 1 saat sonra da düzgün bir öğün ;)

Hızlı şeker tercih etmem özellikle kortizol korkumdan, çünkü özellikle pec-biceps antremanım çok sert geçebiliyor, kas kaybını hiç bir şekilde göze alamam...
Şimdiye kadar da hiç yaşamadım çok şükür sadece zayıf olan bir bölgemde bi ay yerinde sayma gördüm, bunun dışında diğer 5 bölgemde hep cm artış gördüm ;)
Hemde vücut yağ oranım sürekli azaldığı halde ;)

Sonuç olarak tercih meselesidir; yavaş Kh da kullanabilirsin tabiki o daha sağlıklı fakat yavaş olduğu için olası bir kortizolü ne kadar keser orasını bilemem o kadar da metabolizma uzmanı değilim ;)
 
Antreman sonrası alınacak hızlı yada yavaş hiç bir Kh ı kesinlikle yanlış bulmuyorum, abartmamak şartıyla tabiki ;)

Hemde depoları doldurmak hemde varsa kortizolü kesmek için birebir :)

Ben kesinlikle uyguluyorum, antremandan sonra tek bir meyve yada ufak bir gofret, 1 saat sonra da düzgün bir öğün ;)

Hızlı şeker tercih etmem özellikle kortizol korkumdan, çünkü özellikle pec-biceps antremanım çok sert geçebiliyor, kas kaybını hiç bir şekilde göze alamam...
Şimdiye kadar da hiç yaşamadım çok şükür sadece zayıf olan bir bölgemde bi ay yerinde sayma gördüm, bunun dışında diğer 5 bölgemde hep cm artış gördüm ;)
Hemde vücut yağ oranım sürekli azaldığı halde ;)

Sonuç olarak tercih meselesidir; yavaş Kh da kullanabilirsin tabiki o daha sağlıklı fakat yavaş olduğu için olası bir kortizolü ne kadar keser orasını bilemem o kadar da metabolizma uzmanı değilim ;)

Kortizol kontrolü için C vitamini takviyesi öneririm. Ben antreman önce 500mg ve sonrası 500mg alıyorum :)
Ben yağlanma olmasın diye meyve de yemiyorum anteraman sonrası :) Hem wheyi tatlı içmek daha güzel oluyor böylece :D
 
Vaaay c vitaminini biliyordumda, suplementa kullanmak gerçekten iyi fikir ;)

Aklı kest :) Teşekkürler Rajev ;)
 
kabızlık icin semikene otu fovorimdir :)


kullanılmaması lazım kesinlikle sonuca degil nedene gitmeliyiz bagırsak sorunlarının nedeni bagırsak florasının bozuk olması onu duzeltmeliyiz yesil cig bitkiler ve fermante gıdalarla cözebiliriz.


cvitaminini ben ecza depolarından kilo ile alıyorum suya karıstırıp iciyorum hergun
 
Vaaay c vitaminini biliyordumda, suplementa kullanmak gerçekten iyi fikir ;)

Aklı kest :) Teşekkürler Rajev ;)

Ben faydası olduğunu düşünüyorum. Solgarın 1000mglık 90 tabletlik C vitamini var. 30 Lira civarı. Onu ikiye bölüyorum anteraman öncesi ve sonrası kullanıyorum

kabızlık icin semikene otu fovorimdir :)

Evet ama fena yapıyor adamı. Geçen kabız olduğumda içtim gece 3 de tuvalete kendimi zor attım. 2 saatte bir tuvalete gitmek zorunda kaldım :D Ayrıca böyle bitkisel ürünleri sürekli kullanırsak bağırsakları tembelleştiririz. Bu da hiç iyi bir şey değil. Ben sadece acil durumlar için kullanıyorum sinemaki otunu :)
 
marketlerde satılan yogurt zaten faydası yok zararı var faydali bakterilerde icinde az var antibyotik de var market yogurtlarında onlardan fayda beklemek olmaz :)

en iyisi kefir fakat icemiyormussunuz

marketteki yoğurt kötü eyvallah, siz eti ,sütü, süt ürünlerini (peynir, yoğurt, tereyağı) yumurtayı, tavuğu nereden alıyorsunuz?

bunları söyleyebilmeniz için kendi yumurtanızı üretmeniz, kendi sütünüzü sağmanız, kendi keçinizi, dananızı, tavuğunuzu besleyip kesip, yemeniz, kendi sebzenizi yetiştirmeniz, hatta balığınızı tutmanız vs. gerekiyor. yediğiniz sebze de keza öyle. hatta balığınız bile risk altında. çiftlik balıkları, kirli sularda (özellikle marmara denizi) yetişen balıklar ne oluyor? hiçbirini yapmıyorsunuz, kendinizi kandırmayın.

deli gibi antibiyotik ve hormon alıyorsunuz kendinizi kandırmayın.
 
Son düzenleme:
marketteki yoğurt kötü eyvallah, siz eti ,sütü, yumurtayı nereden alıyorsunuz?

bunları söyleyebilmeniz için kendi yumurtanızı üretmeniz, kendi sütünüzü sağmanız, kendi hayvanınızı besleyip kesip, yemeniz vs. gerekiyor. hiçbirini yapmıyorsunuz kendinizi kandırmayın. yediğiniz sebze de keza öyle.

deli gibi antibiyotik ve hormon alıyorsunuz kendinizi kandırmayın.

hehe :) benim 13 tavugum 1 horozum 1 de ördegim var sabah salınıyolar aksam sokuyorum kümeslerine ( eger bu imkanım olmasaydı marketlerde ki omega 3 isimli yumurtaları tuketirdim havalar soguk dogurmadıkları zaman onları alıyorum )

süt tüketmiyorum zaten zararlı oldugu icin mahallenin sütcüsünden süt alıp evde mayalıyorum yada orköy marka yogurt var burda benim oturdugum ilcenin bir köyünde fabrikası dogal sekilde yogurt yapıyolar eger o yoksa markette yogurt alıp tüketmem o gun kefir zaten dogal yontemlerle yapılıyor.

hayvan konusu ise genellikle kuzu eti tercih ediyorum pahalı ama az tüketirim zararlı bir et yicegime yarısını faydalı birsey ye eti kesinlikle mahallenin kasabından alıyorum

salam sosis sucuk tuketmiyorum mahallenin kasabından kasap sucugu alıp tuketiyorum

sebze konusu ise marul dereotu roka maydanoz tere karalahana brokoli ve karnıbahar taze sogan daha cok evime giren sebzeler onlarıda pazardan alıyorum herhalde bunlarda da bugday daki gibi daha gdo baslamamıstır :)


gene pazara bir amca badem ve ceviz getiriyor kendi evinden topladıgı cig ve kırılmamıs onları ordan alıp tuketiyorum kavrulmus kesinlikle yemem

zeytinyag ise fabrikasında kilosu 6 lira simdi zamanı ordan cam siselere koyup saklayabilirsiniz soguk sıkma harbi zeytinyagı

tereyagı olarak vakfi kebir tereyagı var trabzondan gelmekte kilosu 5 6 lira daha pahalı ama iyi olduguna inanıyorum :)

gene karstan gelen birisi var ayda 1 gelip kasar ve tereyagı getiriyor deng gelirse ondan dan 5 6 kiloluk o kasarlar ondan da alıp evime koyuyorum

hersey mukemmel olamaz ama dogala en yakın sekilde beslenmeye calısıyoruz


sükür ki abur cubura para vermiyorum ne mcdonalds ne pizza pizza ne pide siparisi ne cikolata ne tatlı ne kola onlara giden saglıksız paralarla yediklerinizi kaliteli yersiniz hemde hasta olmazsınız
 
Son düzenleme:
hehe :) benim 13 tavugum 1 horozum 1 de ördegim var sabah salınıyolar aksam sokuyorum kümeslerine

süt tüketmiyorum zaten zararlı oldugu icin mahallenin sütcüsünden süt alıp evde mayalıyorum yada orköy marka yogurt var burda benim oturdugum ilcenin bir köyünde fabrikası dogal sekilde yogurt yapıyolar eger o yoksa markette yogurt alıp tüketmem o gun kefir zaten dogal yontemlerle yapılıyor.

hayvan konusu ise genellikle kuzu eti tercih ediyorum pahalı ama az tüketirim zararlı bir et yicegime yarısını faydalı birsey ye

salam sosis sucuk tuketmiyorum mahallenin kasabından kasap sucugu alıp tuketiyorum

sebze konusu ise marul dereotu roka maydanoz tere karalahana brokoli ve karnıbahar taze sogan daha cok evime giren sebzeler onlarıda pazardan alıyorum herhalde bunlarda da bugday daki gibi daha gdo baslamamıstır :)


gene pazara bir amca badem ve ceviz getiriyor kendi evinden topladıgı cig ve kırılmamıs onları ordan alıp tuketiyorum kavrulmus kesinlikle yemem

zeytinyag ise fabrikasında kilosu 6 lira simdi zamanı ordan cam siselere koyup saklayabilirsiniz soguk sıkma harbi zeytinyagı

tereyagı olarak vakfi kebir tereyagı var trabzondan gelmekte kilosu 5 6 lira daha pahalı ama iyi olduguna inanıyorum :)

mahallenin sütçüsü olunca o köylünün kontrolsüz bir biçimde hayvanlarına nasıl antibiyotik verdiğini biliyor musun? tavukların var tamam, geçen kendin yazdın henüz yumurta alamıyorum diye. tereyağı olsun, kasaptan aldığın sucuk olsun, onlarda nasıl antibiyotik ve hormon kalıntısı bulunduğunu biliyor musun?

doğal mı besleniyorsun? hiç sanmıyorum...

kaldı ki öyle olsan bile bu bir istisna olurdu. çünkü türkiye'deki insanların %90'ı dediğin şekilde beslenemez. zaten kalan %10'un da bu işlerden haberi bile olmaz.
 
Back
Yukarı